Zeliha Aksaz Şahbaz: “Sağlık Bakanlığı Halkın Değil, Çetelerin Bakanlığı Haline Getirilmiştir”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz, Yenidoğan Çetesi skandalında üst düzey bakanlık yetkililerinin de sorumlu olduğunu belirterek; “Sağlık Bakanlığı halkın değil, çetelerin bakanlığı haline getirilmiştir” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Sağlık Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz, CHP Genel Merkezi’nde basın mensupları ile bir araya geldi. AKP’nin sağlık politikalarına yönelik değerlendirmelerde bulunan Şahbaz, 2024 yılı sağlık sistemini değerlendirdi.

Şahbaz, Aile Hekimliği Yönetmeliği ile getirilen performans kriterinin aile hekimlerinin iş güvencesini tehlikeye attığını belirterek: “Performansa dayalı ücret üzerinden adeta aile hekimlerini sürekli cezalandıran, sözleşme feshini kolaylaştırarak çalışma güvencesini ortadan kaldıran ve ticari bir mantıkla hazırlanmış bu yönetmelik sürdürülebilir olmadığı gibi halkın sağlık hizmeti almasını da engelleyecek koşulları taşımaktadır” ifadelerini kullandı.

"EZİYET YÖNETMELİĞİ GERİ ÇEKİLMELİDİR"

Şahbaz, sağlık politikalarına ilişkin şunları kaydeti: "Aile hekimlerimizin 'Eziyet Yönetmeliği' olarak adlandırdığı Kasım ayında bir yönetmelik değişikliği gerçekleşti. Aile hekimlerimiz ekim ayında bir miting düzenleyerek bu düzenlemenin geri çekilmesini istedi. Sağlık Bakanlığı tüm bu çağrılara duyarsız kalarak yönetmeliği yürürlüğe koydu. Aile hekimlerimiz, bu düzenlemenin aile hekimliği sistemini daha da çıkmaza sürükleyeceğini söyleyerek iş bıraktılar. Aile hekimlerimiz performans sistemiyle hedefin ne olduğu belli olmayan açık uçlu performans sistemiyle aile sağlığı çalışanlarını daha da güvensiz çalışmaya yönlendiren ve her durumda cezalandırmayı önlerine koyan sistemle aile sağlığı hizmeti verilemez diyorlar. Biz bunun karşılığında diyoruz ki eziyet yönetmeliği geri çekilmelidir. Bunun yanı sıra tüm aile sağlığı çalışanları sadece hekimler değil, ebe, hemşire, sağlık teknisyeni tüm sağlık çalışanları kamu personeli olarak çalışmalıdır.

"HPV AŞISININ ULUSAL AŞI TAKVİMİNE ALINMASI TALEP EDİYORUZ"

Aşı temininde büyük sıkıntılar yaşanıyor şu anda. Tüberküloz, Hepatit B, tetanos aşısı gibi aşıların temininde sıkıntılar yaşanıyor. Bunun yanı sıra HPV, meningokok gibi aşıların aşı takvimine alınması ve ücretsiz olarak uygulanması gerektiğini ifade ediyoruz. Özellikle HPV aşısı toplumda çok büyük bir taleple karşı karşıya. Biz belediyelerimizle toplumun bu ihtiyacını karşılamak için İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi bu hizmeti veriyorlar. ABB'nin 1800'ün üzerinde aşı yaptığı haberi paylaşıldı. Halk sağlığı sorununa dönüşmüş olan HPV için ulusal aşı takvimine alınması talep ediyoruz."

HALK SAĞLIĞI MERKEZI MODELİ

Halk Sağlığı Merkezleri'nin kurulması gerektiğine dikkat çeken Şahbaz, "Birinci basamak sağlık hizmetlerinin temel örgütlenme birimi olarak halk sağlığı merkezleri, kendi içinde yatay entegrasyonu olan ve birinci ve ikinci basamak sağlık kurumlarıyla entegrasyonu sağlayan temel yapıdır. Bu merkezleri 10 ila 20 bin kişilik nüfusa hizmet sunmayı amaçlayan birimler olarak tanımlanmaktadır ve tanımlandığı bölgedeki coğrafi alandaki tüm nüfusa hizmet sunacaktır" diye konuştu.

“İLACA ULAŞIM MÜMKÜN DEĞİL”

TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’yle ilgili de konuşan Şahbaz, nadir hastalıklarda kullanılan ilaçlar, kanser hastalarının ihtiyacı olan akıllı ilaçlar ve HPV aşısı yer almamasına ve modern tıpta yeri olmayan sülük ve hacamat gibi uygulamaların da kanun ile kamusal hizmet sağlık hizmeti çerçevesine alınmasına tepki gösterdi. 1 Ocak 2015 öncesinin GSS borçlarının silindiğini anımsatan Şahbaz, "Daha sonra borcu bulunan vatandaşlarımızın sağlık hizmetine ulaşması ve ilaçlara ulaşabilmesi mümkün olmamaktadır" ifadesini kullandı.

“HASTANELER KAMU TARAFINDAN İŞLETİLMELİ”

Şehir hastanelerinin bütçedeki payını da eleştiren Şahbaz "Şehir hastaneleri binlerce yatak kapasitesi ve şehir dışlarında yerleşim yerlerine uzak konumlarıyla ulaşılabilir olmaktan uzaktır ve dev bütçelerle kamu kaynakları aktarılarak buraları işleten şirketlere büyük kaynak aktarımı gerçekleştirilmektedir. Biz hastanelerin kamu tarafından işletilmesi, çalışan sağlık emekçilerinin kamu personeli olarak güvenceli çalışmaları ve hizmet alımına son verilmesi gerektiğini düşünüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

“SKANDALLARIN SEBEBİ SAĞLIKTA ÖZELLEŞTİRME”

Yenidoğan Çetesi skandalının yaşanmasının nedeninin 'sağlıkta özelleştirme' olduğuna dikkat çeken Şahbaz, parti olarak bu davayı takip ettiklerini belirtti. Şahbaz, "Böyle büyük bir olayda bürokratların sorumluluğu da sorgulanmalıdır. Skandalın yaşandığı dönemlerde Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, İstanbul İl Sağlık Müdürü olarak görev yapıyordu. Herkesin bildiği, sağlık çalışanları arasında da konuşulan bu olaydan haberdar olmaması gerçekçi değil. Bakan, derhal istifa etmeli. Soruşturma derinleştirilerek, olayda zafiyeti bulunan bakanlık yetkililerinden de hesap sorulmalıdır. Sağlık Bakanlığı ne yazık ki halkın değil, çetelerin ve sermayenin bakanlığı haline gelmiştir" dedi.

“3 BİN HEKİM GİTTİ”

Türkiye’de çalışma huzuru bulamayan hekimlerin yurtdışına gittiğini aktaran Şahbaz, "2023 yılında yaklaşık 3 bin hekim yurtdışına gitmiştir. Bu da bizim için çok büyük bir kayıptır" dedi.

YETERSİZ BÜTÇE

CHP’li Şahbaz, birinci basamak sağlık hizmetlerinin bireylerin temel sağlık ihtiyaçlarını karşılamada kritik rol oynadığını vurguladı. Sağlık Bakanlığı bütçesinin yazlınca yüzde 28’inin birinci basamağa ayrıldığını anımsatan Şahbaz, bütçenin artırılması gerektiğini dile getirdi.