Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu'nun çağrısıyla Bakırköy Özgürlük Meydanı'nda toplanan kalabalığın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Kanal İstanbul Projesi’nin ilk adımı” olarak nitelendirdiği Sazlıdere Barajı üzerine kurulacak köprünün temelinin atıldığı alana yürüme isteğine polis engel oldu. Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu yaptığı açıklamada, "Sana Kanal yaptırmayacağız” dedi.

Çok sayıda vatandaş, Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu’nun çağrısıyla; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle Sazlıdere Barajı'nın üzerinden geçecek köprünün temeli atılırken Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda bir araya geldi.

Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı eylem sırasında, “Kanal’a değil depreme bütçe” , “Kanal’a hayır İstanbul’a dokunma” , “Sana Kanal yaptırmayacağız” sloganları atıldı. Basın açıklamasında, “Kanal’ı yaptırmayacağız, Yenişehir’i kurdurmayacağız” pankartları açıldı.

Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu adına basın açıklamasını okuyan Oya Erakıncı, İstanbul’un da Türkiye’nin de Kanal İstanbul’a ihtiyacı olmadığını söyledi. “Günlerdir Sazlıdere Barajı’nın yanında iş makinaları, hafriyat kamyonlarıçalışıyor” diyen Erakıncı, şunları söyledi:

“Sazlıdere’nin üzerini doldurup kamyonlar daha rahat çalışsın diye yol yapıldı. Baraj kenarındaki bir alanın düzleştirilmesi çalışması yapılıyor. Neden? ‘Haziran’da kanalın temelini atıyoruz" yalanını hayata geçirebilmek için tören alanı hazırlıyorlar. Günlerdir ana akım medyada dil döküp kanalın ne kadar faydalı olacağını anlatmaya çalışıyorlar. Çünkü İstanbul’un da Türkiye’nin de kanala ihtiyacı yok. "Boğaz’daki gemi trafiği azalacak" diyorlar. Bakanlık verileri bile bu trafiğin azaldığını, Boğaz'da yaşanan gemi kazalarının azaldığını gösteriyor.”

"BU PROJE İSTANBUL'UN NEFESİNİ KESECEK"

İstanbul kendi nüfusunu ve betona dönmüş ilçelerini taşıyamıyorken yeni yapılaşmaların kentin ölüm fermanı anlamına geldiğini vurgulayan Erakıncı, şunları söyledi:

“Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Kanal İstanbul’un gençlere iş, ailelere aş olarak döneceğini iddia ediyor. Halkın işi, aşı umurunuzda olsa insanlar işsizlikten, açlıktan, geçim sıkıntısından intihar ederken, milyar dolarları bir avuç rantçı ve zengin için yapılan bu projeye ayırmaz, halk için kullanırsınız. Kanal’ın ekolojik bir zararı olmayacak diyorlar. 13 bin 400 hektar orman arazisi yok edilecek, su havzaları zarar görecek, Sazlıdere tamamen yok edilecek. Bu proje İstanbul’un nefesini kesecek."

“YARIMBURGAZ MAĞARALARI, BATHONEA ANTİK KENTİ VE KÜÇÜKÇEKMECE LAGÜNÜ YOK EDİLECEK”

Kanalın Marmara Denizi’ni temizleyeceğinin söylendiğini hatırlatan Erakıncı, şöyle konuştu:

"Marmara Denizi üzeri müsilaj kaplanmış durumda alarm veriyor. Bilim insanları Karadeniz’den gelecek akıntının ve kanalla beraber kurulacak şehrin atıklarının Marmara Denizi’ni öldüreceğini, deniz bu kadar alarm vermeden çok önce de söylüyordu. Kanalla balık yuvalama alanları, bölgede yaşayan hayvanlar, bitki türleri zarar görecek. İnsanlığın ilk yerleşim yerlerinden olduğu düşünülen Yarımburgaz Mağaraları, Bathonea Antik Kenti ve Küçükçekmece Lagünü yok edilecek.”

"KATİL BİR PROJEDİR"

Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu Sözcüsü Erakıncı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Deprem fay hatları üzerindeki bir alana 2 milyon yeni nüfus ve inşaat alanları yaratarak halkın canına kastedecekler. Bütün bunlar ve daha fazlası belgelenmişken, milyonlar size itiraz ediyorken göz göre göre yalan söylemeyin artık. 26 Haziran’da atılacağı söylenen temel Kuzey Marmara Otoyolu’nun (KMO) bağlantı yollarından biri Nakkaş-Başakşehir kesiminin Sazlıdere üzerinden geçen kısmıdır. Kanal İstanbul ÇED raporuna göre köprüler inşaat sürecinin 4. aşaması olarak planlanmıştır. Bu köprünün olmayan kanalın üzerinden geçmesi planlanmaktadır. Geçen sene yaz aylarında Yap İşlet Devret yöntemiyle 8 milyar liraya Rönesans Holding’e ihale edilen bu yol projesi de daha öncekiler gibi hazine garantisi kapsamındadır ve eğer yapılırsa devlet her araç geçişi için Rönesans Holding’e halkın cebinden ödeme yapacaktır. KMO, İstanbul’un ve Marmara’nın kuzeyindeki ormanları, tarım alanlarını, yerleşim yerlerini bir bıçak gibi ikiye ayıran ve etrafında yeni yapılaşmalara davetiye çıkaran bir katil projedir.

"İSTANBUL KANAL İSTEMİYOR"

Sazlıdere Barajı İstanbul’a içme suyu sağlayan en önemli havzalardan birisi. Su havzasının üzerine otoyol yapmak, ardından da kanalla o suyu tamamen yok etme planı yapmak halk ve doğa düşmanlığından başka nedir? Bir kez daha söylüyoruz. Sahte temel atma törenleriyle, yalan propaganda yöntemleriyle kanal projesini oldu bittiye getirmenize izin vermeyeceğiz. İstanbul kanal istemiyor.”

Yapılan açıklama sonrası Sazlıdere Barajı’na yürümek isteyen gruba polis izin vermedi. Barikatlarla çevrilen alandan çıkamayan grup daha sonra meydanda kısa bir süre oturduktan sonra dağıldı.

Kaynak: