TARIM LİSESİ EĞİTİM ÖĞRETİME MERHABA DEDİ
Türkiye’de bir ilk olan Silivri Belediyesi Özel Tarım Lisesi, 2017- 2018 Eğitim Öğretim yılına merhaba dedi.
Geleceğin sektörü olan tarımı yaşatacak nesillerin yetişeceği Özel Silivri Tarımsal Üretim ve Araştırma Merkezi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi eğitim öğretime başladı. % 100 burslu eğitim verecek Özel Tarım Lisesi’nde öğrenciler, Tarım Alanı, Bahçe Bitkileri ve Tarla Bitkileri branşlarında eğitimler alacak. Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar ev sahipliğinde düzenlenen eğitim dönemi başlama programına; davet edilen ilçe siyasi parti temsilcileri, oda ve dernek başkanları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, meclis üyeleri, belediye başkan yardımcılarının ve velilerin yanı sıra Neden Tarım Lisesi konulu panele konuşmacı olarak Milliyet Gazetesi Eğitim Editörü ve Köşe Yazarı Abbas Güçlü, Bahçeşehir Üniversitesi Rektör Danışmanı, Eski İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey, Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Orta ve Bezmialem Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Kartal katıldı.
IŞIKLAR: “BİRİNCİ AMACIMIZ TOPRAKLARIMIZI KORUMAK”
“Topraklarımızı, beton ve demire kurban etmeyeceğiz” diyen Başkan Işıklar, Tarım Lisesi kuruluş amacını şu sözlerle anlattı: “Bu toprakları korumak bizim birinci amacımız. Topraktan tarım kayboldukça bizim kültürümüz de kaybolacak. Toprağımızı betona, demire kurban etmeden, bu medeniyetimizi, bizi var eden değerleri koruyacağız. Coğrafyalar insanın karakterini, yaşam biçimini belirler ama bozarsanız belirleyemezsiniz. Bizim burada 42 km denizimiz, 430 km bir tarım alanımız var. İstanbul’un yanı başında bunu korumanın çok önemli olduğunu düşündük. İsrail’in bir karış toprağı yokken, bizim Allah vergisi bu zenginliğimiz ile dünyaya örnek olacak gıda ve iyi tarım teknolojilerinin merkezi ve enerji yaratan bir şehir olacağımızdan hiç şüpheniz olmasın. Kanunlar da müsait, coğrafyamız da müsait. Tarım sit alanı ilan edilmesi ile tarım bölgelerinin kurulması, tarıma dayalı endüstri bölgesine dönüşmemizin önünde hiçbir engel yok. Tüm bunları eğitimle yapabileceğimize görerek Tarım Lisemizi kurduk, devamında Tarım ve Yaşam Bilimleri Üniversitemiz gelecek. Bütün dünyanın tarımı, teknolojileri buradan yükselsin arzusundayız. Işıklar’ın konuşmasının ardından tüm konuklar, okulu gezerek sınıfları inceledi.
“SİLİVRİ’DE YAKTIĞIMIZ BU ATEŞ TÜM ÜLKEMİZİ AYDINLATSIN”
Adını dahi bilmediğimiz meslekler bugün dünyada karşılık buluyor. Müthiş bir kalkınma müthiş bir refah.. Tarım üretim yanıyla, zenginliği de, refahı da tabana yayan, herkese gelir adaleti, yaşama adaleti sağlayan bir sektör. Çocuklarımız burada bizim adını duymadığımız fakat dünyada yaygınlaşmış tarımsal dallarda meslek sahibi olacak. Biz burada bir mum yaktık. Bu mum tüm Türkiye’yi aydınlatsın, bölge kalkınmasına ateşleyici bir etki yapmasını istiyoruz. Türkiye’de ilk defa bir belediye bir lise açıyor, bu bir ilk. Belediyeciliğin beton, demirden, ranttan rezidans ve AVM yapmaktan başka görevleri olduğunun anlaşılmasını gerekiyor. Yerel yönetimlerin genel avantajlarını ve dinamizmini harekete geçirecek hangi fırsat varsa onun üstüne gidilmesi gerektiğini anlatan bir örnek olsun istedim. Burada bize çocuklarını emanet eden anne, babalara teşekkür ediyorum. Gerçekten geleceğin meslekleri bu okuldan çıkacak, geleceğin ufku açık, vicdanı hür nesilleri burada yetişecek. En önemlisi de burada beraber yaşayan, geleceğini ve umudunu burada arayan ailelerimizin çocukları, kendi yaşadıkları yerin korunmasına ve gelişmesine katkı sağlayacaklar. Onlar geleceğin bilim adamları olacaklar. Çok güzel destekler alıyoruz, katkı sağlayan herkese, emeği geçen bütün arkadaşlarıma sonsuz şükranlarımı sunuyorum.”
‘NEDEN TARIM LİSESİ?’ KONULU PANEL DÜZENLENDİ
Eğitim öğretime başlangıç programı, Başkan Işıklar’ın konuşmalarının ardından Neden Tarım Lisesi? konulu bir panelle devam etti. Okulun toplantı salonunda düzenlenen panele Milliyet Gazetesi Eğitim Editörü ve Köşe Yazarı Abbas Güçlü, Bahçeşehir Üniversitesi Rektör Danışmanı, Eski İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey, Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Orta ve Bezmialem Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Kartal konuşmacı olarak katıldı.
GÜÇLÜ: “İKİ GÜN YEMEK YEMEYİN TARIMIN NE ANLAMA GELDİĞİNİ ANLAYACAKSINIZ”
Silivri için tarihi bir gün olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Milliyet Gazetesi Eğitim Editörü ve Köşe Yazarı Abbas Güçlü, şunları söyledi: “Bugün Silivri açısından tarihi bir gün. Bu okulun önemi şimdi değil, 10, 20 belki de 30 yıl sonra çok daha iyi anlaşılacaktır. Eminim ki arkasından üniversite gelecektir, üniversite de olduktan sonra bu ilçede tarımın önemi daha da ortaya çıkacaktır. Burası bir Tarım Koleji, herhangi bir Tarım Lisesi değil. Özel statülü Tarım Lisesi başka yok. Tarım önümüzdeki yıllarda çok stratejik bir hale gelecektir. İki gün yemek yemeyin tarımın ne anlama geldiğini anlayacaksınız. İnsan birçok şeyden fedakârlık gösterebilir ama yemek ve içmekten asla fedakârlık göstermez. Türkiye bir tarım ülkesi ama küçük bir Hollanda’nın ürettiğinden daha fazlasını üretemiyor. Neden bir türlü akıllı tarıma geçemedik? İşte bu okullarla bunu başaracağız. Dünya bunu çoktan aştı ama biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak nedense hep uzakta durduk. Onbinlerce Anadolu Lisesi açtık, ne işe yarıyorlar? Mezunları hangi beceriye sahip? Bu yıl üniversitelerde 322 bin kontenjan boş kaldı. Gençler artık ben üniversite okumak istemiyorum diyor. Bu okulun amacı da üniversiteye öğrenci yetiştirmek olmasın. Elbette üniversite okunsun ama üniversite mezunu olup, işsiz bir mühendis olacağına işi olan bir teknisyen olmak çok çok daha iyidir.
“VELİ DE ÖĞRENCİ DE ARTIK DİPLOMA DEĞİL, MESLEK İSTİYOR”
Tanımlanmış eğitimi yapılan meslek seçimi Türkiye’de 700- 800 tane, Amerika ve Avrupa’da ise 15 bin tane. İşte adını duymadığımız meslekler buralarda gelişecek. Tarım dediğimiz zaman bizim aklımıza sadece toprak geliyor. Oysa tarımın çok farklı noktalara kayması üretimin artması, bilimin ve teknolojinin de işin içine sokulması gerekiyor. Tarım Lisesi Türkiye için önemli bir adımdır. Yılda 8-10 milyar dolar dershane sektörüne para akıtıyoruz. Çocuklar çocukluğunu, gençler gençliğini yaşayamıyorlar. Sonra üniversite sınavlarına giriyorlar, 40 soruda fen ortalaması 2,5, matematik 4-5, Türkçe’de de 40 sorunun yarısı kadar bir başarı elde ediyorlar. O zaman biz bu eğitimleri neden veriyoruz? Ortada akademik anlamda bir başarı var mı? Hayır. Çocuklar bir donanım kazanabiliyorlar mı? Hayır. Peki, mutlular mı? Mutlu da değiller. Bugün üniversite mezunu işsiz sayısı 5 milyon. Bu sene yeni açıldı, gelecek sene göreceksiniz bu okulun puanları İstanbul’un çok iyi Anadolu Liselerinden bile yüksek hale gelecek. Çünkü veli de öğrenci de artık diploma değil, meslek istiyor.
“BU OKULDA TÜRKİYE’NİN KADERİNİ DEĞİŞTİRECEK İNSANLAR YETİŞECEK”
Hardward Üniversitesi, dünyada tartışmasız bir numaralı üniversite ve eğitimde gelenekçi. Teknoloji aldı başını gidiyor ama onlar kitaba dayalı eğitim yapmaya devam ediyorlar ve sınıflarında hala kara tahta var. O üniversitelerde dünyanın kaderini değiştirecek öğrenciler yetişiyor, bu okulda da Türkiye’nin kaderini değiştirecek insanlar yetişecek. Topraksız tarımın olduğu bir döneme girerken, bir üründen 10 kat, 20 kat ürün alabilecek bir döneme girerken, ticari ürünlerin sayısı artarken biz hala yerimizde sayıp, tüm tarlalarımızı yok edip beton bloklar diktiğimiz zaman kendi topraklarımızda ırgatlık yaparız. Toprağınıza sahip çıkın, sahip çıkmakla da kalmayın onu katma değeri yüksek ürünlerle de donatın. Dünya değişiyor, her şey değişiyor. Eğitimin de değişmesi lazım. Tabi TEOG’da olduğu gibi akşam yatıp, sabah kalktığınızda değişmiş gibi değil. Eğitim uzun vadeli bir iştir. Uzun vadeli süreçlerde değişime uğraması lazım. Ben inanıyorum ki buradan mezun olacak arkadaşlardan pek çoğu, daha mezun olmadan iş bulabilecek ve bugünkü mühendislerden, doktorlardan çok daha fazla para kazanacaklar. Biraz da girişimcilik ruhu kazandırılıp, kendi işlerini güçlerini programlarsalar, bu kentin en iyi çiftçileri olmaları hiç de şaşırtıcı olmaz. Dünyada birçok örneğini gördük, burada neden olmasın?”
BALIBEY: “BU ÖRNEK PROJEYİ TÜRKİYE’NİN HER YERİNE TAŞIYALIM”
Bahçeşehir Üniversitesi Rektör Danışmanı, Eski İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey, paneldeki konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Silivri’de başkanımız çok güzel bir işi başardı. Tarım Meslek Lisesi ama bildiğiniz meslek lisesi değil, çok geniş kapsamlı. Geldik, baktık, araştırdık başkan beyi yakından tanıma imkânımız oldu. Bir defa Silivri’ye hiç kimseyi sokmamış ve tarımı muhafaza etmiş. Meslek Liseleri nitelikli okullardır. Çocuklar mezun oluyorlar ellerinde iş referansları var, hemen işe başlıyorlardı. Şimdi bu okulları maalesef kaybettik. Biz ne yaptık İstanbul’da Anadolu Meslek Lisesi yoktu şimdi 28 tane oldu. Nitelikli liseler olsun diye yapıldı ama şimdi bütün okulların tamamını Anadolu lisesi oldu. Özcan Bey’in yapmış olduğu sistem müthiş bir sistem. Hz. Mevlana’nın çok güzel bir sözü vardır; kim bırakmazsa dünya üzerinde bir eser, gün gelir yerinde yeller eser. Burada yeller esmeyecek, burası tarihi bir olay. Burada bu çocuklar yabancı dili mutlaka öğrensinler, tarımı iyi öğrensinler. Üniversite her şey demek değildir. 179 tane üniversite var ve mezun olan çocuklarımızın % 80’i işsiz. Başkanım bu çocuklara burada bir iş sahası açın, teşvik verin kendi iş yerlerini açsınlar. Sayın Başkana müthiş bir teşekkür borçluyuz. Bu örnek projeyi biz Türkiye’nin her yerine taşıyalım. Ben başkan beye, başkan yardımcılarımıza, ekibine ve bu örnek projeye destek olan herkese teşekkür ediyorum.”
ORTA: “BU LİSE TRAKYA’DA ÖNCÜ OLACAK”
Tarım Lisesi’nin model olacağını belirten Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Orta, şöyle konuştu: “Tarım; emek yoğun, toprağı, suyu ve güneşi kullanarak tohum ya da hayvansal materyalden, insanların ve tüm canlıların var olması için çevreyi bozmadan, sürdürülebilirlik noktasında üretmektir. Zor bir iştir ve sabır gerektirir. Biz burasını Tarım Lisesi yapacaksak, öncelikle bu çocuklara sabırlı olmayı öğreteceğiz. Tarım, yerel ve yöreseldir. Bu ne demektir; Amerika’daki bir buzdolabı fabrikasını Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’ne kurar ve aynı şartlarda işletebilirsiniz. Ancak Sudan’daki tohumu, Japonya’daki bitkiyi Türkiye’de yetiştiremezsiniz. Çünkü tarımsal üretimde iki kral vardır; iklim ve toprak. İşte bu lise çekirdekten eğitimde, Trakya’da bir öncü olacak. Ben Başkanı İstanbul’un Uç Beyi olarak görüyorum. Batıya açılan kapıda böyle bir denge unsuru oluşturmak, göreceksiniz başarmayı bırakın, model teşkil edecek.
“SADECE ÜRETMEK YETMEZ”
Toprağı koruyamazsak, hiçbir şeyi koruyamayacağız. Trakya’da toprağın üstü, altından kıymetlidir. Trakya’nın ne sıcağı, ne soğuğu, ne kışı bunaltmaz. Hepsi iki gün sürer. Üçüncü gün kar yağdıysa erir. Gündüz çok sıcaksa, akşam eser. Soğuk olduysa iki gün sonra tekrar ılır hava, bunalmazsınız bu bölgede yaşarken. Burası Türkiye’nin bütün coğrafi bölgelerini temsil eden, coğrafik olarak % 3’ünü oluşturan, tarımsal üretimde buğdayın % 10’unu, ayçiçeğinin % 60’lık gelirini karşılayan bir bölgedir burası ve geçiş bölgesidir. Avrupa’daki bütün kültürün sentezlenerek bu ülkeye geçtiği balkan hoşgörü kültürünün Türkiye’ye empoze edildiği bir bölgedir burası. Burası bir modeldir ve korunması gerekir. Halkın refahını maksimize etmek için yapmadığımız hiçbir çalışma bu memlekete ihanettir. Temel hedef önce bölge, sonra ülke sonra da dünya halkının refahının maksimizasyonudur. Sadece üretmek yetmez, ürettiklerinizi değer fiyatta satmanız, elde ettiğiniz maddi faydayı da sosyal faydaya eşitlemeniz gerekir.
“TARIM UYGULAMALI BİR BİLİMDİR”
Tarım uygulamalı bir bilimdir. Buradaki en güzel örneği de belediyemizin Tarımsal Üretim ve Araştırma Merkezi’dir. Buradaki öğrencilerimizin de bu çiftliği uygulama merkezi olarak kullanacak olması çok önemli. Rahmetli Sabancı ölmeden önce bir açık oturum programında rektörlere ‘sizin yetiştirdiğiniz talebe benim işime gelmiyor’ demişti. Yani uygulamalı eğitim veremiyorsunuz demek istedi. Başkan Işıklar’ı ve ekibini bu projeyi hayata geçirdiği için tebrik ediyorum. Bu kurumun her zaman emrinde olduğumu söylemek istiyorum.”
KARTAL: “YARATICI, KATMA DEĞERİ YÜKSEK ÜRÜNLER YETİŞTİRMELİYİZ”
Bezmialem Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Kartal ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Ben öncelikle böyle bir liseyi kurdukları için Sayın Silivri Belediye Başkanına çok teşekkür ediyorum. Çünkü tarım bizim gerçekten geleceğimiz. Köylerimiz boşalıyor, ülkemizin farklı köşelerini ziyaret ediyoruz bakıyoruz köylerde sadece yaşlılar kalmış. İnsanlar tarımla ilgilenmiyorlar. Bundan 10 yıl önce Elâzığ’da bir proje yapmıştık ‘İstanbul’daki insanı nasıl Elâzığ’a geri döndürürüz’ diye. İstanbul’da bir taksi şoförüne valilikten proje ile tıbbi ve aromatik bitki fideleri verildi. Keban Gölü’nün kenarında oraya adaçayı, melisa, kantona ektirdik, çok güzel bir iş oldu. O vatandaş ben İstanbul’un çilesini çekeceğime tekrar döneceğim ve köyüne geri döndü. Orada yetiştirdiği ürünleri tıbbi bitkilerde büyük bir pazarı olan Alman firmasına sattı. Karamanda yine bir proje yaptık, yine 10 dönümü olan, 5 dönümü olan insanlara iyi tarım sertifikası verdik ve insanlar melisa ektiler ve çiftçinin bir tanesi yetiştirdiği melisayı direk Alman firmasına sattı. Bizim için tarım çok önemli, yeni ve yaratıcı, katma değeri yüksek ürünler yetiştirmemiz gerekiyor. Bugün buğdayın, ayçiçeğinin fiyatı belli ama dünya yeni yaratıcı ürünleri istiyor. Çiftçimizi bilinçlendirmeli, bilinçli tarım yapmayı öğrenmeliyiz. Kurutma, hasat, paketleme gelişmeli ki, yurt dışına mal satabilelim. Bu nedenle çalışkan, üretken ve yaratıcı olmalıyız.”
ÖĞRENCİLER TÜRAM’I GEZDİ
Panelin ardından Tarım Lisesi öğrencileri, uygulama merkezi olarak kullanacakları Silivri Belediyesi Tarımsal Üretim ve Araştırma Merkezi’ni ziyaret etti. Başkan Işıklar, öğrencilere ekip biçmek için yer tahsis edeceğini ve her birine sembolik tapu vereceğini dile getirdi.
Kaynak: istanbulses / Silivri
HABERE YORUM KAT