Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğinde TRT EBA İlkokul, TRT EBA Ortaokul ve TRT EBA Lise'yi 18 milyon öğrencinin hizmetine sunarak, çocukların okul ve dersleriyle bağlantılarının kopmamasını sağlayan TRT, 21 Eylül'de başlayacak yeni eğitim öğretim dönemi için ders çekimlerini ve yayın içeriklerini tamamladı.
TRT EBA'ya özel programlar
Dersleri daha ilgi çekici hale getirmek için keyifle seyredilecek birçok programa imza atan TRT EBA kanalları, öğrencilerin yanında öğretmen ve velileri de unutmadı. 29 Haziran'da başlayan yaz dönemi yayınlarında derslerin yanı sıra "Tasarım ve Beceri Atölyeleri" programı TRT EBA'nın üç kanalında da ekranlara geldi. Sanat, kültür, bilim, spor ve yaşam becerileri gibi çocukların yeteneklerini yakından ilgilendiren alanlarda da yine beğeniyle izlenen birçok program izleyiciyle buluştu. Velilere yönelik "Bizden" programı, öğretmenlere rehberlik eden "Öğretmenler Odası" ve özel eğitime ihtiyaç duyan çocukların katıldığı yarışma programı "Hazır Mısın?", TRT EBA'nın özgün programları arasında yerini aldı.
Yeni dönem yayın içerikleri tamamlandı
Bugüne kadar 3 bin 344 ders ve etkinlik yayınlayarak büyük bir başarıya imza atan TRT EBA, şimdi yeni bir rekora hazırlanıyor. 21 Eylül 2020 tarihinde başlayacak yeni dönem yayınlarında kullanılmak üzere 4 bini aşkın video çekimini tamamladı. TRT EBA kanallarında ders yayınları dışında; öğrenci, öğretmen ve velilere yönelik eğitici ve ilgi çekici içerikler sunan "Tasarım ve Beceri Atölyeleri", "Özel Eğitim Programları", "Bizden", ve "Öğretmenler Odası" programlarının yayınları da devam edecek. Dersler ve programlar işaret dili ile yayınlanacak.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un konuşması ile devam eden toplantıda, "Albert Camus'un bir romanı var Veba, pek çoğunuz da okumuştur. Camus orada diyor ki, "Veba her şeyin üzerine çökmüştü, böylece bireysel yazgı diye bir şey artık yoktu. Vebadan ve herkesin paylaştığı duygulardan oluşmuş toplumsal bir tarih vardı." Bunu şunun için söylüyorum, burada ortak bir yazgı var. Bütün ülkeler için ortak bir yazgı var. Biz bunu Milli Eğitim Bakanlığı olarak tabii ki istemedik ama ortada bir durum varsa milletimizin zor zamanında ne yapılması icap ediyorsa onu yaptık ve onu yapmaya devam ediyoruz. Bunu yaparken de Türkiye'nin bütün ülkelerden daha iyi bir duruma nasıl gelebileceğinin sorusunu hep gündemde tuttuk. Ve bunu da çok büyük ölçüde başardık. Ben çok iddialı olarak söylüyorum dünyada ki üç beş ülkeden bir tanesi Türkiye ve bu anlamda da çok müsterihim. Her geçen gün çok daha dolu programlar ve içeriklerle tüm paydaşlarımıza ulaşmaya çalışıyoruz. Böyle bir platform bize yeter mi, tabii ki yetmez. Daha kapsamlı içeriğe daha kapsamlı çalışmalara ihtiyacımız var ve şu anda ki ödevimiz o. Erişemeyen çocuklarımız için EBA Destek Merkezleri kurmak, televizyonlarla ilgili zaten bir problemimiz yok ama EBA Destek Merkezleri ile de internet ihtiyacı olan, internete ulaşamayan çocuklarımızın ihtiyacı için şu anda sayısı altı binlere ulaşan EBA Destek Merkezleri kurduk. Çok kısa sürede bir sürede kurduk ve isteyen her çocuğumuz internet ihtiyacı, bilgisayar ihtiyacı olan her çocuğumuz gelip bu merkezlerde rahatlıkla çalışabilirler. Ve bu merkezlerin sayısını 20 bine doğru da çıkarıyoruz. İstiyoruz ki her çocuğumuz bu araçlardan, imkanlardan faydalansın. Bunun ötesinde çok daha farklı çalışmalarımız da var. Sadece eğitim hizmeti veren bir televizyon kanalı kurmak teknik bir iş gibi görünebilir. Önümüzde yeni bir dönem var. Bizim çocuklarımız için her türlü içeriği onlara sağlamamız konusunda artık daha öz güvenliyiz. Artık daha bilinçli olarak hareket ediyoruz ve elimizde ki kaynaklar da giderek zenginleşiyor" ifadelerinde bulundu.
Yeni yayın dönemi tanıtım toplantısına katılan TRT Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Eren " COVİD-19 salgının çevre ülkelere yayıldığı Şubat ayından itibaren TRT olarak en üst düzey tedbirlerimizi almaya başlamıştık. Tabi biz bu tedbirleri alırken iki ana stratejimiz ve hedefimiz vardı. Birincisi çalışanlarımızın sağlıklarını koruyabilmek, ikincisi kamu yayıncısı olarak böyle zor günlerde hizmetimize devam edebilmek. Bu tedbirleri aldığımız günlerde Milli Eğitim Bakanlığımızdan bir telefon geldi 2 günde 6 kanal diyerek başladığımız konuşmamıza en sonunda çok kısa bir sürede 3 haftada 3 kanalı gerçekleştirdik. Bizlere bu kanalı yapabilir misiniz diye sorduklarında hepsine şüphesiz evet dedik. Çünkü Kamu yayıncısı olarak gayret göstermemiz gerekiyordu. Ben Avrupa Yayıncılar Birliği Yönetim Kurulu üyesiyim, aynı zamanda Asya Yayıncılar Birliği'nin vekaleten başkanlığını yürütüyorum. Gerçekten tüm dünyada örnek bir vak'a olduk bu alanda. Bu kadar kısa sürede yayın hayatına geçebildik" ifadelerinde bulundu.
Kaynak: IHA