CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı sosyal konut projesine ilişkin olarak, “Kira öder gibi ev sahibi olacaktık ama ev parası gibi kira ödemeye başladık. 20 yıl önce de aynı vaatleri sundular. Hala torbadan onları çıkarıp yeni bir şeymiş gibi algı yönetimi peşindeler” dedi. Torun, KPSS soruları tartışması konusunda, “Tuz koktu. ÖSYM Başkanı’nı görevden alarak olmaz. Müsebbibi bu iktidar. Balık baştan kokar” diye konuştu. CHP’li belediyelerin bulduğu kredilerin onaylanmadığını belirten Torun, “20 milyar lira sarayda bekliyor ama ‘hayır ben seni çalıştırmam’ diyorlar. Erdoğan gidiyorsun, panik içindesin” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun başkanlığında; Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün ve Antalya Milletvekili Cavit Arı’dan oluşan Yerel Yönetimler Heyeti, Tunceli’de ziyaretlerde bulundu. Genel Başkan Yardımcısı Torun, Tunceli İl Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında, özetle şunları söyledi:
KİRA ÖDER GİBİ EV SAHİBİ YAPACAKTI EV PARASI GİBİ KİRA ÖDÜYORUZ
“Erdoğan sosyal konutlarla ilgili bir açıklama yaptı. 2002’den beri açıklama yapıyor. Paketler açıklıyor ama mağdur olan hep vatandaşımız. Bu ülkenin kaynaklarını sarayın etrafındaki bir avuç insana verirken halk çözüm bekliyor. 3 ay önce 0,99 faizle konut kredisi müjdesi vermişti. 1 milyonluk ev için ödeme 15 bin liraya dayandı. Bunu müjde olarak verdin ama vatandaşımız böyle bir hizmete ulaşamaz oldu. Hani bizi kira öder gibi ev sahibi yapacaktı ama ev parası gibi kira ödemeye başladık. 20 yıl önce de aynı vaatleri sundular. Hala torbadan onları çıkarıp yeni bir şeymiş gibi vatandaşa sunuyorlar, hala algı yönetimi peşindeler.
BALIK BAŞTAN KOKAR
KPSS sınavları. Tuz koktu arkadaşlar. ÖSYM Başkanı’nı görevden alarak olmaz. Bunun müsebbibi bu iktidar. Bu liyakatsizliği ortaya koyan, insanımızı mağdur eden, KPSS sınavlarından sonra sözlü sınavlarda ayrımcılık yapan da bu yapı. Balık baştan kokar. Baştaki her türlü adaletsizliği, usulsüzlüğü yaparsa onun altındakiler de her türlü adaletsizliği yapmaya çalışır. Bunun da mutlaka takipçisi olacağız. Sözlü sınavlarını da kaldıracağız KPSS de şeffaf açık ve hiç kimsenin ötekileştirilmediği hakkaniyet ölçüsünde bir sınav olacak.
KAYNAKLAR FAİZE GİTTİ
Erdoğan her toplantısında bütçe disiplininden söz eder. Bir de yeni bir ekonomik kural ortaya koydu ‘faiz sebep enflasyon sonuç’ dedi. Ne faiz düştü ne enflasyon düştü. Kur Korumalı Mevduatın maliyeti şu ana kadar 40 milyar lira. Bu ülkenin kaynakları faize gitti. Kamyonun freni patladı, yokuş aşağı gidiyor, direksiyonu çıktı ama bunların umurunda değil.
BAKAN DEMEYE ÜZÜLÜYORUM
Göz kırpan bir bakanımız var Nebati. Her gün çıkıyor televizyonlara bize fıkra gibi şeyler anlatıyor. Bakan demeye üzülüyorum. Devlet yönetmek ciddi iştir. Devlet bir omurgadır. Bu omurgayı da bırakmadılar. Öyle bakanlar atıyor ki birisi zaten iç güvenliğimizi sağlaması gerekirken iç güvenliğimizi tehdit ediyor. Maliye Bakanı da ekonomimizi düzeltmesi gerekirken her gün gözünü kırpıp bizimle alay ediyor. ‘Döviz kurunu yenilikçi metotlarla düşürdük, enflasyonu da düşüreceğiz’ diyor. Dolar oldu yine 18 lira.
SANAYİCİYİ TEHDİT EDİYORLAR
Bunların bürokratları da siyaset yapmaya başladı. Merkez Bankası artık sanayiciyi tehdit eder hale geldi. ‘Kredi ile döviz alanların listesi elimizde’ dedi. Demek ki herkesi fişlemişsin. Vatandaşın dövizini takip edeceğine Merkez Bankası önce 128 milyar doların hesabını versin. Aralık ayında bir gecede dolar 18 liraya çıktı, birileri 18 liradan dolar sattı. Ertesi gün dolar düştü kim kazandı kim kaybetti belli değil. Bunun hesabını veremeyenler şimdi tehdit diline, korkutmaya başladı.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞINDA BİRİM KURULDU
31 Martta çok önemli bir şey başardık. Bunları sandıkta nasıl göndereceğimizi ispat ettik. Bugün Türkiye nüfusunun % 50,8’ini CHP’li belediyeler yönetiyor. Bu iktidar 31 Mart’ın acısını hala sindiremedi. Hala ‘acaba ne yaparım da ben bu CHP’li belediyeleri çalıştırmam, baskı kurarım’ bunun çabası içinde. HDP’lileri kayyumla aldı, bizi de olmadık suçlar uydurarak açığa almaya çalışıyor, bütün belediyelerimize müfettişler göndererek denetim değil ‘gidin bir suç bulun, belediye başkanını zorda bırakacak bir dosya getirin’ diye çaba içerisinde. Biz biliyoruz İçişleri Bakanlığı’nda birim kuruldu ve sadece bizim belediyelerimiz için ‘gidin bulun bulamazsanız sizi cezalandırırım’ diyerek bu yapı harıl harıl çalışıyor. Bu milli irade gaspıdır, milli iradeye saygısızlıktır.
BELEDİYELERİMİZİN HAKKI OLAN KAYNAKLAR VERİLMİYOR
Belediyelerimizin hakkı olan kaynakları vermiyor. Türkiye Belediyeler Birliği maalesef yandaşa, Çevre, Şehircilik Bakanlığı, diğer bakanlıklar yandaşa… Peki CHP’li ve diğer belediyeleri vatandaş seçmedi mi? Bunlar ayrıştırıcı anlayışıyla bu ülkeyi karanlık bir noktaya taşıdılar. Şu anda belediyelerimiz yurt dışından uygun ucuz krediler buldular, 20 milyar lira ama sarayda bekliyor tek bir imzaya ihtiyacı var. Çıkıyor ondan sonra ‘biz ayrıştırmıyoruz’ diyorlar. Belediyelerimizle devleti yarıştırmaya çalışıyorlar. Şu anda İstanbul Büyükşehir Belediyemiz Finans Merkezi’nin altından geçen metro hattı için kredi buldu 8 aydır imza bekliyor. Birçok belediyemiz şu anda kredi bulmuş yatırım yapacak ama diyor ki ‘hayır ben seni çalıştırmam.’ Erdoğan ne yaparsan yap başaramayacaksın. Gidiyorsun, panik içindesin. Bari giderayak bu kadar zarar verme. Milletine acı. Bu insanlar seni 20 yıl iktidarda tuttu. Eğer biraz vicdan sahibiysen bu insanlara bu kadar eziyet etme.
KISA ÇÖP UZUN ÇÖPTEN HAKKINI ALACAK
Tunceli’yi yıllarca ihmal ettiniz. Bu bölgeyi ötekileştirdiniz. Yatırım yapmadınız. Bu bölgenin hakkını yediniz. İnşallah geliyor gelmekte olan. İktidarımızda bu adaleti sağlayacağız. Kısa çöp uzun çöpten hakkını alacak.”