Sağlıkta simülasyon uygulamalarında yapay zeka dönemi başladı. Tıp öğrencilerinin, gerçek hastayla karşılaşmadan hataları en aza indirip, deneyim kazanmalarını hedefleyen simülasyon uygulamalarında kullanılan maketler artık konuşabiliyor. Yapay zeka sayesinde maketlere yüz mimikleri eklendi. Böylece öğrenciler uygulama sırasında, maket hastanın kızgın mı, mutlu mu, canı yanıyor mu? Öğrenebilecek.
Türk Tıp Eğitimi Derneği, Yeditepe Üniversitesi ev sahipliğinde 4'üncü Tıp Eğitimi'nde Simülasyon konferansı düzenledi. Etkinlik kapsamında Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Amerika'dan çok sayıda uzman İstanbul'a gelerek simülasyon uygulamalarına yönelik deneyimlerini paylaştı. İki gün süren konferansta, simülasyon yöntemleri, artırılmış sanal gerçeklik, yapay zeka ve ekran temelli uygulamalar konuşuldu.
Konferansta uzmanlar ilk defa yapay zekanın simülasyon uygulamalarına etkilerini ele aldı. Yazılan senaryolar sayesinde maket hastalar öğrencilerin sorularına cevap verebiliyor, şikayetlerini ifade ediyor. Uygulama sırasında öğrenciler, yapay zekâ ile yüz mimikleri de eklenen maket hastanın duygu durumunu da anlayabilecek.
ÖĞRENCİLER SİMÜLASYON İLE KONUŞABİLİYOR
Konferans hakkında bilgi veren Türk Tıp Eğitimi Derneği Başkanı Prof. Dr. Melih Elçin, 2010 yılından beri ulusal ve uluslararası olmak üzere bu konferansları düzenlediklerini ve çok önemsediklerini söyledi. Değişik becerilerin kazandırılmasında kullanılan simülasyon yöntemlerini konuştuklarını aktaran Prof. Dr. Elçin, "Bu yıl ilk defa yapay zekayı konuşmaya başladık. Simülasyonda yapay zekâ uygulamalarını yeni yeni görüyoruz. Şu anda en çok karşılaştığımız durum, cep telefonlarında bizimle konuşan sistemin karşılığını biz hastalara yükledik. Ekran temelli olanlar ya da maketler üzerinde yapay zekanın da yönlendirilmesiyle karşılıklı konuşmalar yapabiliyoruz. Bu maketle yaptığımız konuşmalar öğretilmiş sözcük kalıpları değil gerçekten o yapay zekanın arkada çalışmasıyla farklı değişken konuşmalar olabiliyor. Gerçeğe en yakın simülasyonların bunlarla sağlanması mümkün" diye konuştu.
Simülasyon uygulamalarında kullanılan yapay zekânın öğrencilerin gerçek hastaya sözel veya fiziksel olarak zarar vermeyecek eğitim düzeyini sağlama olanağı verdiğini belirten Prof. Dr. Elçin, "Hastalarda yapay zekâ kullanmaya başladığımızda önce daha sınırlı konuşmalar yapılıyordu. Çok sayıda öğrencinin bu maketle konuşması durumunda o da belli bir makine öğrenmesini gerçekleştiriyor. Şimdi kalıpların dışına çıkıp sizden aldığı sorunun şekline göre size yeni seçenekler sunan maketler var" ifadelerini kullandı.
"ÖĞRENCİLERE YETKİNLİK VE BECERİ KAZANDIRIYORUZ"
Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sina Ercan ise, "Fakültemiz bünyesinde açtığımız "Tıp Eğitimi'nde Simülasyon Uygulamaları ve Beceri Uygulamaları" Türkiye'deki ilklerden biri. Biz bunlarla yaklaşık 14 yıldır bu eğitimleri devam ettiriyoruz. Öğrencilerimize yaparak öğrenme prensibini uygulayarak klinik uygulamalara geçmeden belli yetkinlik ve becerileri kazandırıyoruz" dedi.
SİMÜLASYONLA NE HEDEFLENİYOR?
Prof. Dr. Ercan, "Simülasyon belli bir uygulamayı belli bir gerçekliği ve ortamı gerçek ortamın risklerinden, o noktadaki zorluklardan kurtararak sanal bir ortamda belli imkânlarla canlandırmayı ve adayları bu korunmuş ortamda aynı koşulları içerecek şekilde bu uygulama ve becerileri kazandırmayı hedefliyor. Bu noktada baktığımızda da birçok alanda simülasyonlara başvuruluyor. Artırılmış sanal gerçeklik, yapay zeka, çok farklı bir yöntem grubu içinde bu simülasyon ile becerileri kazanmak mümkün" diye konuştu.
Yapay zekânın aslında çok fazla miktarda veriyi, literatür bilgisini harmanlayıp hızla bunlara ulaşıp bir insanın ve hekimin yaşamı boyunca yüz yüze gelemeyeceği sayıda vaka ve olguyu, problemi yüklemeye olanak sağladığını söyleyen Prof. Dr. Ercan, "Yapay zekaya ayrıca hem literatürü kullanan hem de her türlü kararın arkasındaki düşünceyi araştıran ve kanıta dayalı en güncel sağlık hizmetini ya da sağlık hizmeti önerisini hastaya-hekimlere ve sağlık personeline sunan yapılar da diyebiliriz" ifadelerini kullandı.
Kaynak: DHA