İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Meclis'te yaptığı grup konuşmasında kürsüyü Kadın Hakları Savunucusu Avukat İdil Yalçıner Şimşek'e bıraktı. "Ailede, toplumda, devlette reis istemiyoruz" diyen Şimşek, "Kadına karşışiddet ve cins kırımına varan kadın cinayetlerini önlemek için Meclis'te özel bir oturum yapılması" çağrısında bulundu.
Akşener, Meclis'te düzenlenen grup toplantısında, kadına şiddet ve kadın cinayetlerine dikkat çekti. Akşener, konuşmasının bir bölümünde Eşik Platformu’ndan Avukat Şimşek'e kürsüyü bıraktı. "Eşitlik mücadelemizle çıkarılmasını sağladığımız yasalara, İstanbul Sözleşmesi SEDAV gibi uluslararası sözleşmelere dair karalama kampanyası yürüten marjinal gruplar ile söylemini ortaklaştıran iktidar hayatlarımızı geleceğimizi ne yazık ki siyasi pazarlık konusu yapmayı sürdürüyor" diyen Şimşek, şunları söyledi:
"AİLEDE, TOPLUMDA, DEVLETTE REİS İSTEMİYORUZ"
"Eşitlik mücadelemizle çıkarılmasını sağladığımız yasalara, İstanbul Sözleşmesi SEDAV gibi uluslararası sözleşmelere dair karalama kampanyası yürüten marjinal gruplar ile söylemini ortaklaştıran iktidar, hayatlarımızı geleceğimizi ne yazık ki siyasi pazarlık konusu yapmayı sürdürüyor. ‘Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz. O fıtrata terstir’ diyen, ‘Her kürtaj bir Uludere’dir. Kürtajı cinayet olarak görüyorum’ diyen, ‘Kızlı erkekli aynı evde kalıyorlar’ diyen ‘İffetli kadın herkesin içerisinde kahkaha atmayacak’ diyerek kadına bakış açısını ortaya koyan bir anlayışın, bizi anlamasını kadına karşışiddeti önlemesini, kadın cinayetlerini durdurması hayalcilik olur. Biz kadınlar etnik köken ve inanç farklılıklarıyla sosyolojik çeşitliliğin zenginliğimiz olduğu, cinsel yönelim cinsiyet kimliği yaş, medeni hal, engellilik, sınıfsal durum gibi nedenlerle ayrımcılığın olmadığı, hayatın her alanında cinsiyet eşitliğini mümkün kılacak eşit ve özgür bir yaşamı herkes için istiyor, bunun kurulması için çalışıyoruz. Ailede, toplumda, devlette reis istemiyoruz. Yaşam biçimi dayatmasına, nefret söylemine ve cinsiyete dayalı ayrımcılığa karşı mücadele ediyoruz."
"PANDEMİ DÖNEMİNDE EV İÇİŞİDDET ARTTI, AMA ŞİDDETLE MÜCADELE AYNI ÖLÇÜDE GÜÇLENMEDİ"
"Hepinizin bildiği gibi eğitim sağlık gıda sektörü gibi alanlarda yoğun olarak çalışan kadınlar, pandemi sürecinde artan ev içi bakım emeğiyle birlikte küresel salgının yükünü en çok yüklenen kesim oldu. Her 10 kadından en az 7’si yoksullaşırken pek çok kadın işini kaybetti. Pandemi maalesef kadını tüketti. Pandemi döneminde Dünya’da ve Türkiye’de ev içi şiddet ve kadın cinayetleri daha da arttı. Ama şiddetle mücadele aynıölçüde güçlenmedi, tersine zaafa uğradı."
"KADINA KARŞI ŞİDDET VE CİNAYETLERİÖNLEMENİN İLK ADIMI OLARAK MECLİS'İÖZEL BİR OTURUM YAPMAYA ÇAĞIRIYORUZ"
"Geçtiğimiz günlerde iktidar tarafından açıklanan insan hakları eylem planı kadın kazanımlarını güvence altına almak bir yana İstanbul Sözleşmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesine de yer vermemektedir. İktidar bizi yine şaşırtmadı. Bunu görüyor ve bu oyunun bir parçası olmayacağımızı ifade ediyoruz. Yasamanın, yürütmeyi denetleme görevini yok eden, yerli ve milli iddiasındaki başkanlık sisteminin, ülkeyi çözümsüzlük ortamına sürüklediğini görüyoruz. Toplumun egemenliği kendi elinde tutmasının en önemli yolu olan Meclis’in, göstermelik hale getirilerek parça parça devre dışı bırakılmasına karşıçıkıyoruz. Egemenliğin halktan alınarak bir kişiye bir aileye terk edilmesine izin vermeyeceğiz. Tavrımızı net olarak ortaya koyuyor ve bu ortamı aşmak niyetiyle Meclis göreve çağrımızı yineliyor. Kadına karşışiddet ve cins kırımına varan kadın cinayetlerini önlemenin ilk adımı olarak Meclis’i bu konuda özel bir oturum yapmaya çağırıyoruz."
Kaynak: ANKA