TAMER ARDA ERŞİN
Tarihi Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yıkımında kanserojen asbest maddesine karşıönlem alınmadığını ileri süren Asbest Söküm Uzmanları Derneği Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari, “Çevredeki hastalar, hasta yakınları, hemşireler, hekimler asbest tozlarına maruz kalıyor” dedi.
İstanbul'daki tarihi Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin dahiliye servisinin bulunduğu binanın yıkım çalışmalarına başlandı. Yapım tarihi itibariyle binanın içerisinde kanserojen asbest maddesinin bulunduğuna dikkat çeken Asbest Söküm Uzmanları Derneği Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari, ellerine geçen görüntü ve fotoğraflarda hastanenin yıkımında asbeste karşıönlem alınmadığının görüldüğünü söyledi. Ensari, önlem alınmadan yapılan bu yıkımın sakıncasını“Yıkımdan çıkan tozlar çevreye ve halk sağlığına zarar veriyor” diye açıklayarak, şunları belirtti:
“Üstelik bu yıkımlar yapılırken hastane faaliyet gösteriyor. Çevredeki hastalar, hasta yakınları, hemşireler, hekimler asbest tozlarına maruz kalıyor. Üzülerek söylüyoruz ki gerek kentsel dönüşümde, gerek bina yenilemelerinde birçok yıkımların asbest envanter raporu, yıkımı hurda karşılığı yapılacak firmalardan isteniyor ve hata yapılıyor. Yapılara kağıt üzerinde sahte ‘asbest yoktur’ raporu veriliyor. Ya da rapor hiç istenmiyor.”
Ensari, asbestli yapıların yıkımında toz bastırma sistemlerinin kullanılması gerektiğine dikkat çekerek, “Bu tür yapıların yıkımlarında dünyada eşi benzeri görülmemiş acı faturasıönümüzdeki yıllarda açığa çıkacaktır” diye uyarıda bulundu. Ensari, bakanlıkların ve belediyelerin asbest konusunda sınıfta kaldığına dikkat çekerek, yurt dışındaki meslektaşlarının kendilerine “Ülkenizde yıkım cinayeti yapılıyor” dediğini aktardı.