İstanbul Sözleşmesi’nin feshi kararına karşı Danıştay 10. Daire’de açılan davanın ardından kadın örgütleri, barolar ve siyasi partiler açıklama yaptı. Avukat Yelda Koçak, “İstanbul Sözleşmesi davası sadece kadınların davası değil, bugün tartıştığımız konu bir rejim sorunudur. Ülke nasıl bir ülkedir, anayasal laik bir hukuk devleti midir? Yoksa tek kişinin tek gecede aldığı kararlar ile yönettiği bir ülke midir? Biz bu salonda bugün bunu da tartıştık” dedi.
Her şeyi usulüne göre yapmış olsanız bile İstanbul Sözleşmesi’ne esastan karşı çıkamazsınız. İstanbul Sözleşmesi davası sadece kadınların davası değil, önemi şuradadır biz bugün İstanbul Sözleşmesi’nde tartıştığımız konu bir rejim sorunudur. Ülke nasıl bir ülkedir, anayasal laik bir hukuk devleti midir? Yoksa tek kişinin tek gecede aldığı kararlar ile yönettiği bir ülke midir? Biz bu salonda bugün bunu da tartıştık. Bu çok önemlidir. Bu nedenle İstanbul Sözleşmesi davası tüm toplumun davasıdır ve herkes taraf olmalıdır. Maalesef bugünkü duruşmada sayın savcı iki dosyada bir sendika bir de siyasi parti dosyasında taraf ehliyetinin olamadığını söylüyor. Bu hususta da sadece siyasi partilerin ve sendikaların sorunu değildir. Bu örgütlenerek mücadele eden bir halkın sorunudur. Bugün bir siyasi parti ya da bir sendikanın davasında taraf ehliyeti yok denen yarın A örgütü içinde B derneği içinde söylenebilir.”