Afet ve acil durum yönetiminde görevli kurum ve kuruluşlar ile sivil toplum kuruluşlarının bilgi – birikim ve deneyimlerinin paylaşılması, iş birliğinin güçlendirilmesi amacıyla düzenlenen sempozyuma, İBB Genel Sekreteri Hayri Baraçlı, AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu, İBB İtfaiye Daire Başkanı Ali Karahan, 81 il Afet ve Acil Durum Müdürleri, 11 Afet ve Acil Durum Birlik Müdürleri, 30 Büyükşehir Belediyesinin İtfaiye Daire Başkanları, 51 il belediyesinin itfaiye müdürleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
İTFAİYEMİZ 304 YILLIK GEÇMİŞE SAHİP
Şehitlerimiz için saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşımızın okunmasıyla başlayan sempozyumda konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye Genel Sekreteri Hayri Baraçlı, İstanbul’un büyük bir şehir olduğunu, yangınlarla birlikte diğer afetlere de İstanbul İtfaiyesi’nin müdahale ettiğinin altını çizerek, “İstanbul İtfaiyesi 304 yıllık geçmişe sahiptir. İtfaiye teşkilatımız pek çok alanda çalışmalarını hızlı bir şekilde sürdürüyor. Böyle bir kurumda sistematik bir yaklaşım içerisinde yenilikleri sürekli takip edebilen ve İstanbul’daki hizmet kalitesini bir üst seviyeye çıkarmak için çalışan bir anlayışla, faaliyetlerini farklı alanlarda da sürdürmektedir” diye konuştu.
İSTANBUL İTFAİYESİ TÜRKİYE’NİN EN İYİSİ
İstanbul İtfaiyesi’nin 1994 yılından bu yana sürekli kendisini yenileyerek geliştirdiğini ve dünyanın en modern cihazlarıyla hizmet verdiği ifade eden Baraçlı konuşmasına şöyle devam etti: “İstanbul itfaiyemiz 120 itfaiye istasyonu, 4273 itfaiyeci, 861 itfaiye aracı, 72 itfaiye helikopter pisti ile İstanbul’da etkin bir şehir yönetim anlayışıyla faaliyetlerine devam ediyor. Bu noktada teşkilatımız Türkiye’nin en iyi teşkilatıdır. Türkiye’nin 2023, 2053 ve 2071 vizyonuyla da itfaiye teşkilatımızın koymuş olduğu hedefler var.”
İHBAR ALANINA 5 BUÇUK DAKİKA İÇERİSİNDE ULAŞILIYOR
Yangına çabuk müdahale etmenin yanında önleyici tedbirler almanın önemine de vurgu yapan Baraçlı konuşmasını şöyle sürdürdü: “İstanbul’da yangınlarla baş başa kalabiliyoruz. Böyle olunca da çözümleri hızlı bir şekilde üretmemiz gerekiyor. Onun için yangınlara önleyici tedbirler ve önleyici uygulamalarla çözümler üretebiliriz. Bunun için hem ruhsat aşamasında hem de diğer faaliyetlerle de etkinliği ortaya çıkarabilecek bir yönetim anlayışımız var. Bu çalışmalarımız devam ederken diğer yandan da kentimizin nüfusu artmaya devam ediyor. İstanbul’un nüfusu 117 ülkenin nüfusundan büyük. Bizler de çalışmalarımızı Çatalca’dan Tuzla’ya kadar her alanda farklı şekillerde yapmaktayız. İstanbul İtfaiyesi, kurmuş olduğu müfreze ve yapmış olduğu itfaiye noktaları ile İstanbul’da hizmeti ortalama 5dk. 34sn. içerisinde ihbar yerine ulaştırabiliyor. Bunların yanında İstanbul’da ‘Yangın Kuleleri’ hem itfaiye değerlendirmelerinin hem de hava durumu değerlendirmelerinin yapıldığı yerler olarak hizmet vermektedir.”
İstanbul İtfaiyesi’nin kent güvenliği açısından önemli bir görevi yerine getirdiğine dikkat çeken Baraçlı, “İtfaiye personelimiz kent güvenliğinin arttırılması ile ilgili olarak sürekli eğitim almaktalar. İtfaiyenin kurmuş olduğu simülasyon merkezinde bir çok olayın tahmini yöntemlerle nasıl çözüleceğini, afetlere nasıl müdahale edileceğini bu merkezde yakından görerek öğreniyorlar” dedi.
İL AFET PLANININ ANA ÇÖZÜM ORTAĞIYIZ
İtfaiyenin görev alanının sadece yangınlar olmadığını, deprem, sel ve benzer afetlere de müdahale ettiklerini belirten Baraçlı, “İtfaiyemiz, İBB Afet Koordinasyon Merkezi’nin (AKOM) ana ve yürütücü dairesinden bir tanesi. Bundan dolayı olayı sadece yangın olarak değerlendirmeyip bütün afetlerde de itfaiyemizi etkin bir şekilde kullanıyoruz. Deprem, sel ve buna benzer afet acil eylem planımızı AKOM bünyesinde sürdürmekteyiz. Bunlar devam ederken “İstanbul İl Afet Planı”nın da ana çözüm ortağıyız.”
GÜLLÜOĞLU: ASIL OLAN RİSKİ AZALTMAK
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Başkanı Mehmet Güllüoğlu’da yaptığı konuşmada, afetlerin; risk azaltmak, müdahale etme ve iyileştirme olmak üzere üç temel safhası olduğunu, asıl olanın da riski azaltmak olduğunu söyledi.
Türkiye'de 20 bin, İstanbul'da ise 4 binden fazla itfaiyecinin her gün onlarca olaya müdahale ettiğini hatırlatan Güllüoğlu, “Bunlar sadece yangın olayları değil. Her ne kadar ‘itfaiye’ kelimesi köken olarak ‘söndürmeden’ gelse de, şehirlerdeki kurtarma olaylarına, trafik kazalarına ve doğal afetlere de ilk müdahale edenler itfaiyecilerdir” dedi.
İtfaiye ve AFAD çalışanlarının gerekli bilgi, birikim ve donanıma sahip olmaları için mümkünse uluslararası ölçekte bir eğitim merkezine sahip olmaları gerektiğini dile getiren Güllüoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “AFAD, itfaiye ve diğer ekiplerin beraber çalışacağı akademik yayınlar, dergi, kongreler, itfaiye yarışmaları ve daha birçok faaliyeti bundan sonra beraber planlayalım istiyoruz. Afetlerin; risk azaltma, müdahale etme ve iyileştirme olmak üzere üç temel safhası var. Müdahale konusunda elimizden geleni yapıyoruz, yapacağız. Hem insan kaynağını hem de ekipmanı devamlı geliştireceğiz. Teknolojiye ayak uyduracağız. Ancak asıl olan risk azaltmadır. Eğer, afetler, kazalar, yangınlar olmadan önce, biz, vaktinde yapmamız gerekeni yapmaz isek hem müdahalede yeteri kadar başarılı olamayız hem de istenmeyen can kayıpları ve yaralanmaları engelleyemeyiz. Kentsel dönüşüm, deprem yönetmeliği, afet eğitimleri, zorunlu deprem sigortası bu yüzden önemli. Eğer afetlerden önce riskleri azaltabilirsek esas o zaman afetlere hazır olacağız. Biz bir taraftan 300 yıllık itfaiyeci teşkilatına sahipken, diğer tarafından tedbir kültürünü de aynı seviyede ve ölçüde geliştiremezsek afetlere hazır olamayacağız. Onun için ısrarla risk azaltma ve tedbir diyorum.”
Ulusal itfaiye Sempozyumu’nda ayrıca, “Risk Yönetimi ve Kriz Yönetimi”, “Afet ve Acil Durum Yönetiminde Risk ve Kriz Yönetimi”, “Belediyelerde Afet ve Acil Durum Yönetimi” ve “Afetlerde ve Acil Durumlarda Birlikte Çalışabilirlik” konularının ele alındığı paneller gerçekleştirildi.
Kaynak: istanbulajansi