EYSAM Akademik Buluşmaları devam ediyor

Eyüp Sultan Araştırma Merkezi (EYSAM) Akademik Buluşmalarının 7.si, Yardımcı Doçent Doktor Sayın Timur HAMMOND’ın sunumu ile gerçekleşti.EYSAM Seminer Salonunda gerçekleşen sunuma, İstanbul Türbeler ve Müzeler Mü

Eyüp Sultan Araştırma Merkezi (EYSAM) Akademik Buluşmalarının 7.si, Yardımcı Doçent Doktor Sayın Timur HAMMOND’ın sunumu ile gerçekleşti.

EYSAM Seminer Salonunda gerçekleşen sunuma, İstanbul Türbeler ve Müzeler Müdürü Sayın Ekrem AYTAR, yerli ve yabancı akademisyenler, araştırmacılar, Eyüpsultan’ın tarihi ile alakadar olan ve bu konudaki çalışmaları ilgi ile takip eden Eyüpsultanlılar, öğrenciler, bürokratlar, muhtarlar ve çalışmaları esnasında Sayın Timur HAMMOND ile tanışmış dostları katıldılar.

Sunumuna ona sunum imkanı verdiği ve davet ettiği için; Eyüpsultan Belediyesine ve EYSAM’a, araştırması sürecinde ona maddi destek veren kurumlara ve araştırmasında onunla görüşme gerçekleştiren Eyüpsultanlılara ve toplantıya katılanlara teşekkür ederek başladı.

Daha sonra özgeçmişi hakkında bilgi veren Timur HAMMOND; Los Angeles California’da doğup büyüdüğünü, Anneannesinin 19.üncü yüzyılının son yıllarında Balkanlar’dan İzmir’e taşınan bir aileden olduğunu, dedesinin Tatar olduğunu belirterek, Annem Türk olsa da Amerika’da doğup büyümüştü ancak baba tarafının Amerikalı olduğunu vurguladı.

Eğitim hayatı ile ilgili bilgi veren ve neden Eyüpsultan konusunu tez olarak seçtiğini anlattı.

Aslında İngiliz Edebiyat bölümünden mezun olan HAMMOND, bitirme tezi olarak Orhan Pamuk’un İstanbul Hatıralar ve Şehir adlı kitabını incelemiş ve o kitapta Eyüpsultan ile ilgili yazılmış olan bir cümle, Onun California Üniversitesi’nin Los Angeles’taki Coğrafya Bölümünde yaptığı yüksek lisans eğitimi için hazırlayacağı tezin konusunu belirlemiştir.

Tezin tanıtımına geçmeden önce kültürel coğrafya konusunda bir bilgilendirme yapan Timur HAMMOND, tez çalışması sırasında hangi metotları kullandığını anlattı.

1-Mekanda yaşayarak, farklı insanlarla irtibata geçerek, konuşarak orayı tanımak

2-Mimari çevreyi okumak

3-Arşiv çalışması

4-Röportajlar yapmak şeklinde özetlediği çalışma metodundan sonra tezinin başlıkları ve içeriği hakkında bilgiler verdi.

2011 yılında ülkemize gelen akademisyen 2013 yılına kadar İstanbul’da ikamet etmiş ve tezi için pek çok görüşme, sohbet, röportaj yapan HAMMOND, fotoğraflar çekmiş ve tezini bu veriler ışığında kaleme alarak tamamlamıştır.

Sayın HAMMOND, sunumunun 2. bölümünde ise; Eyüpsultan’a gönül vermiş iki insan: Ahmet Süheyl Ünver ve Ali Saim Ülgen’in çalışmalarından bahsetti.

NEDEN BU İKİ İNSAN?

17 Şubat 1898’de İstanbul’un Haseki semtinde dünyaya gelen Ord. Prof. Dr. Ahmet Süheyl ÜNVER, Tırnovalı Mustafa Enver Bey ile Safiye Rukiye Hanım’ın oğludur. İlk ve orta öğreniminin ardından 1915 yılında Mekteb-i Tıbbiyye’ye giren Ünver, 1920’de buradan mezun olarak önce Yenibahçe’deki Gureba Hastahanesi’nde, sonra Haseki Hastahanesi’nde hekimlik yaptı.

Bir yandan da sanatçı yanını geliştirmeye başlayan Süheyl ÜNVER, 1916-1923 yıllarında Medresetü’l-Hattâtîn’e devam ederek tezhip ve ebru icazetnamesi aldı.

Medrese’de Yeniköylü Nuri Urunay’dan tezhip, Necmeddin Okyay’dan ebru dersleri alan ÜNVER, diğer yandan da eniştesi Hattat Hasan Rıza Efendi’den sülüs ve nesih meşk etmiş, ayrıca Üsküdarlı Hoca Ali Rıza Bey’in de talebesi olarak kara kalem ve sulu boya resim yapmayı öğrenmiştir.

Dönemin mutasavvıflarından Abdülaziz Mecdi Tolun’un sohbetlerine de devam eden Süheyl ÜNVER, 1927’de hekimlik ihtisasını tamamlamak üzere Paris’e gitti. 14 Şubat 1986 tarihindeki vefatına dek çalışmalarını aralıksız olarak sürdürmüştür. Mezarı Edirnekapı’da Sakız Ağacı Mezarlığı’ndadır.

Dr. Ahmed Güner Sayar’ın Eyüpsultan Sempozyumundaki tebliği sayesinde Süheyl ÜNVER’in defter tuttuğunu öğrenen, HAMMOND; A. Süheyl ÜNVER ve defterlerini araştırıyor ve özellikle Eyüpsultan ile alakalı 267 nolu Defteri (1920-22) inceliyor. HAMMOND, Sunumunda bu defterden çarpıcı görseller ve bilgiler sundu.

HAMMOND'un diğer dikkatini çeken kişi ise Ali Saim ÜLGEN’dir.

Ali Saim ÜLGEN (1913-1963); 1938’de Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Mimarlık Şubesi’nden mezun oldu. 1943’te mimarlık tarihi kürsüsünde ders verdi. İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde mimar olarak görev yaptı ve anıtlar üzerine ilk uygulamalı çalışmalara başladı.

1944’te Ankara Eski Eserler ve Müzeler Umum Müdürlüğü Anıtlar Şubesi’nde müdürlük görevine getirildi. Ankara Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde sanat tarihi dersleri verdi.

1951’de Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’na üye olarak atandı. 1953’te Vakıflar Genel Müdürlüğü Abide ve Yapı İşleri Dairesi’nde mütehassıs müşavir oldu.

Çok genç bir yaşta vefat etmiş olan ÜLGEN’in SALT Arşivde yer alan çalışmalarını da inceleyen Timur HAMMOND bu konuda da dikkat çekici paylaşımlarda bulundu.

FETHİN SEMBOL SEMTİ EYÜP SULTAN'DA TASAVVUF KÜLTÜRÜ

Sunumun sonunda Timur HAMMOND’a teşekkür eden Strateji Geliştirme Müdürü İrfan Çalışan, soru ve cevaplar kısmına geçerek katılımcıların aklına takılan veya merak ettikleri konularda soru sormalarını istedi.

Soru cevap bölümünden sonra EYSAM tarafından hazırlatılan bir plaket, Strateji Geliştirme Müdürü İrfan Çalışan tarafından konuğumuza takdim edilDİ ve katılımcılara teşekkür edilerek önümüzdeki hafta gerçekleştirilecek olan Amasya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Yardımcı Doç. Dr. Nuran ÇETİN tarafından yapılacak Fethin sembol semti Eyüp Sultan’da Tasavvuf Kültürü konulu sunumun duyurusu yapılDI.


Kaynak: istanbulses/ Eyüp
























İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Büyükşehir Haberleri