Doç. Dr. Yasemin Topçu, "Çocuklarda migren 3 yaşından itibaren başlıyor. Tedavinin ilk basamağında öncelikle baş ağrısını tetikleyen etkenlerin tespit edilmesi yer alıyor. Haftada 2-3 gün düzenli egzersiz yapılması da migren ataklarını önemli oranda azaltıyor." dedi.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Çocuk Nöroloji Bölümü'nden Doç. Dr. Yasemin Topçu, çocuklarda migren rahatsızlığı üzerine açıklama yaptı. Ataklar halinde ortaya çıkan şiddetli baş ağrısı "migren" rahatsızlığının çocuklarda 3 yaşından itibaren başladığını ifade eden Doç. Dr. Topçu, "3 yaş ve altında ise tekrarlayıcı baş dönmesi atakları, tekrarlayan kusma, tekrarlayıp geçen boyun eğriliği gibi şikayetlerle de ortaya çıkabilir. Düzenli egzersiz, uyku ve beslenmeye rağmen ayda 4'ten fazla, çocukların okul ve yaşam kalitesini etkileyen baş ağrısı olması durumunda uzun süreli koruyucu migren tedavisi başlanıyor. Atak sayısı daha az olan çocuklarda, sadece atak sırasında ağrı kesici kullanılması ve istirahat ağrıyı çoğunlukla sonlandırıyor. Bu nedenle atak sırasında doktor tarafından önerilen ağrı kesiciler gecikmeden kullanılmalıdır" bilgisini verdi.
Ayrıca çocuklarda B2 vitamin desteğinin de migren baş ağrısında etkili olduğunu aktaran Doç. Dr. Yasemin Topçu, "Çocuklarda migren için birçok tedavi seçeneği olup uygun ilaç seçimi çocuk nöroloğu tarafından yapılıyor. Çocukluk çağı migreninin, erişkinden farklı olduğu unutulmamalı ve tedavi her çocuğa göre özel seçilmelidir." diye konuştu.
"Erişkinden farklı olarak çift taraflı vuruyor"
Migren tanısı alan çocukların yüzde 65'inin ailesinde migren öyküsünün olduğuna değinen Doç Dr. Topçu, "Çocukluk çağı migren baş ağrısının en önemli özelliği, erişkin migreninden farklı olarak çoğunlukla başın iki tarafında da görülür. Ayrıca migren atağının süresi de erişkinlerden daha kısa olabilir. Bu süre çocuklarda 2 saate kadar inebilir. Migrenli çocuklarda baş ağrısı ataklarından önce öncül belirtiler ortaya çıkabilir. En fazla gözlenen belirtiler davranış değişikliği ve aktiviteden kaçınmadır." ifadelerini kullandı.
"Depresif davranişlar ve huzursuzluk gözlemlenebilir"
Hastalarda yorgunluk, depresif davranışlar veya huzursuzluğun gelişebileceğini dile getiren Topçu, şunları söyledi; "Hastalar genellikle ışıktan, sesten, kokudan rahatsız olurlar. Genellikle karanlık ve sessiz bir odada dinlenmeyi, gözlerini kapamayı veya uyumayı tercih ederler. Çok küçük çocuklarda oyunu bırakma, sessiz kalma, soluklaşma, kusma, davranış değişikliği, uyumak isteme gibi davranışlar görülebilir. Çocuklar uyumayı tercih eder ve uyandıktan sonra yakınmalarının önemli kısmı kaybolduğu gözlenebilir. Baş ağrısı geçtikten sonra yorgunluk hissi, başta künt bir ağrı hissi, kısa süreli konsantrasyon bozukluğu devam edebilir. Baş dönmesi de sık olarak olarak migrene eşlik edebilir."
Kaynak: IHA