Düğün ve davet organizatörleri, etkinliklerini gerçekleştiremedikleri müşterilerin kaporaları ve çalışan maaşlarıını ödeyebilmek için yetkililerden yardım istedi. Tüm Etkinlik ve Organizatörler Derneği'ni (TEODER) kuran sektör temsilcileri, sorunlarını konuştu. Sektörün 3'te 2'sinin işsiz kalma riski ile karşı karşıya olduğunu söyleyen organizatör İzzet Biton, "Müşteriler aramaya devam ediyor ama biz kısa vadede bunların ödemesinde çok zorlanıyoruz. Minimum 1 seneye ihtiyacımız var. Müşteriyle birebir kalmamız lazım" dedi.
Yeni tip korona virüs salgınıyla mücadele kapsamında düğün ve davet etkinliklerinin iptal edilmesi organizatörleri vurdu. TEODER (Tüm Etkinlik ve Organizatörler Derneği) isimli dernek kuran organizatörler, bir toplantı gerçekleştirerek bu sıkıntılı günlerde ne yapabileceklerini konuştu. Toplantıya, sektörün önde gelen temsilcileri katıldı. Organizatörler, etkinliklerini gerçekleştiremedikleri müşterilerin kaporaları başta olmak üzere kira, çalışanlarının maaşı ve vergilerini ödeyebilmek için yetkililere finansal destek çağrısında bulundu.
"Bizim istediğimiz devletimizin bizi müşteriyle karşı karşıya bırakmaması"
Organizatör İzzet Biton sektör olarak çok zor günler geçirdiklerini belirterek, "İadeler konusu ve özel ödemelerimizi ne bir şekilde yapabilmemiz için zamana ihtiyacımız var. Müşteriler aramaya devam ediyor ama biz kısa vadede bunların ödemesinde çok zorlanıyoruz. Bütün sektör hem çalışanlarının ücretini hem vergilerini hem kiralarını hem de istihdamını devam ettirebilmesi için minimum 1 seneye ihtiyacımız var. Müşteriyle birebir kalmamız lazım. Onlar çünkü hizmet almaya çalışıyorlar, biz de hizmet vermek için. Eğer hizmeti veremiyorsak müşteriyle karşı karşıya kalmamak adına devletimizin buna çare bulmasında yarar var" ifadelerini kullandı.
"Bizler sokak ya da köy düğünü yapmıyoruz"
Korona virüs salgını nedeniyle sezonu kaçırdıklarını hatırlatan Biton, "Ancak Ağustos ayında harekete başlayabildik ve 1 aylık sürede tekrar kapandık. Biz Ekim ayından sonrasını hiçbir şekilde göremiyoruz. O yüzden gerçekten çareler üretmemiz lazım. Bizler gerçekten sokak ya da köy düğünü yapmıyoruz. Bütün sertifikasyonlara uyarak sağlık kontrollerinde en üst düzeyde çalışmalar yaparak, devletin verdiği bütün detaylara uyarak çalışmalar yapıyoruz."
"Bizim sektörün maalesef 3'te 2'si işten çıkacak"
Sektörde birçok kişinin işsiz kalacağını söyleyen Biton, "Sokaklardaki asker uğurlamalar olsun, köy düğünlerindeki 3 bin- 4 bin kişilerle hiçbir zaman düğün yapmadık. Tamamen üst grup dediğimiz sertifikasyona uygun hem 5 yıldızlı oteller hem de mekanlarla beraber çalışmalar yaptığımız için bizde bir masada sadece 4 kişi oturuyor. 6 kişilik, 8 kişilik,10 kişilik masalar tamamen devre dışı kaldı. Bizim devletten istediğimiz sektörün ayakta kalması için belli kurallar ve bunlara uyulmasını sağlayabilecek kontrol mekanizmasının sağlanması. Sektörümüzde irili ufaklı birçok firma maalesef kapattı ve kapatmaya da devam ediyor. Türkiye'de eğer işçi çıkarma noktasına tekrar onay verilirse bizim sektörün maalesef 3'te 2'si işten çıkacak" şeklinde konuştu.
"Sapla samanın ayrılmasını istiyoruz"
İşletmeci Lütfü Sapmaz ise, Türkiye'de yılda yaklaşık 600 bin düğün olduğunu belirterek, "Bizler bu sektörde bu işi en profesyonel yapan ve Türkiye'de 600 bin düğünün yaklaşık yüzde 10'una hitap eden işletme ve tedarikçi firmaların oluşturduğu bir oluşum içerisindeyiz. Bu vesileyle bu işi hijyen belgeleriyle, personelin hijyen eğitimleriyle ve sertifikalarıyla doğru düzgün yapmaya çalışırken sapla samanın ayrılmasını istiyoruz. Kurunun yanında yaşın da yanmamasını istiyoruz. Çünkü biz bu sektörde oteller hariç mekanlar, personelleri, tedarikçilerimiz, fotoğrafçılarımız, müzisyenlerimiz ve süsleme firmalarımızla beraber 2 milyon 600 bin istihdam ve bu vesileyle de 10 milyon vatandaşımıza ekmek sağlıyoruz. Dolayısıyla bu profesyonellikle yapan denetlenmek kaydıyla işletmelerin hükümetimiz nezdinde kabul görmesini arzuluyoruz" dedi.
"Hiçbir meslektaşım müşterisinden aldığı paranın üstüne yatmak amacında değil"
Sapmaz, "Bu 2 milyon 600 bin istihdamın yaklaşık olarak 3'te biri istihdamını kaybetmek tehlikesiyle karşı karşıya. Yani yaklaşık olarak 850 bin kişi. Müşterimizden ve devletimizden anlayış bekliyoruz. Ayrıca hayatımızı istihdam edebilmek adına, kiralarımızı ödeyebilmek adına teşvik ve cazip kredilendirme fırsatları bekliyoruz. Müşterilerimizin de mağduriyetinin farkındayız. Hiç birimiz, hiçbir meslektaşım müşterisinden aldığı ve gerçekleştiremediği aktivitenin parasının üstüne yatmak amacında değil. Fakat bu biraz da güç meselesi. Bu yüzden bizim ayakta kalmamız lazım. Devletimizden can suyu almamız lazım. Devletimizden babalık görmemiz lazım" ifadelerini kullandı.
Kaynak: IHA