CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ERDOĞDU’DAN BAKAN ALBAYRAK’A “İHALE TASFİYE” SORULARI
-“BAKANLIĞI’NIZIN İHALE TASFİYE TALEPLERİNİN BİR KISMINA GEREKÇE GÖSTERMEKSİZİN OLUMSUZ GÖRÜŞ BİLDİRDİĞİ İDDİASI DOĞRU MU”
-“AYNI MADDE KAPSAMINDA DEVİR, TASFİYE VE SÜRE UZATIMI BAŞVURUSU UYGUN BULUNAN VE BULUNMAYAN SÖZLEŞMELER HANGİLERİ”
-“DÖVİZİN YÜKSELMESİ NEDENİYLE YARIM KALAN İŞLERİN TAMAMLANMASININ KAMUYA MALİYETİ NE OLACAK”
- “İNŞAAT ŞİRKETLERİNDEKİ İFLASLAR SONRASINDA ÇALIŞANLARIN MAĞDURUİYETLERİ NASIL GİDERİLECEK”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, geçen yıl Ağustos ayında yaşanan dolar krizi sonrasında inşaat sektöründen başlayan kriz ve artan girdi maliyetleri nedeniyle birçok kamu müteahhidini iflastan kurtarması vaat edilen “tasfiye” kanunun uygulanmasındaki aksaklıklar konusunda Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a, kritik sorular yöneltti.
Erdoğdu, Bakan Albayrak’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye verdiği soru önergesinde, 17 Ocak 2019 tarihinde Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildiğini ertesi gün de Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdiğine işaret ederek şunları ifade etti:
“Bu kanunun 32 inci maddesi ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na şu hüküm eklendi: 4734 sayılı Kanuna göre, ihalesi yapılan ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla devam eden sözleşmelerin, imalat girdilerinin fiyatlarında beklenmeyen artışlar meydana gelmesi nedeniyle, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki 60 gün içinde yüklenicinin idareye yazılı olarak başvurması kaydıyla, Hazine ve Maliye Bakanlığının görüşü alınarak idarenin onayına bağlı olarak feshedilip tasfiye edilebilir veya devredilebilir. Bu durumda devir alacaklarda ilk ihaledeki şartlar, devir tarihi itibarıyla aranacak olup devirden veya fesihten kaynaklanan kısıtlama ve yaptırımlar uygulanmaz.”
GELDİĞİMİZ DURUM TAM ANLAMIYLA BİR EKONOMİK ÇÖKÜŞ
Önergesinde, başkanlık sistemine geçiş yönünde Anayasa değişikliği sürecinin başlaması sonrasında döviz kurlarındaki sert yükseliş dolayısıyla; ithal girdi fiyatlarında yükselişlerin yaşandığına işaret eden Erdoğdu, “Siyasi istikrar ve buna dayalı ekonomik refah vaadi ile gerçekleştirilen 24 Haziran 2018 erken Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında geldiğimiz durum, tam anlamıyla bir ekonomik çöküş. Fiili başkanlık rejimi, beraberinde aşırı yüksek döviz kurlarına neden oldu” dedi.
Ekonomik faaliyetin yavaşlaması ve hatta durma noktasında gelmesi şeklinde yaşanan bu çöküşün en net hissedildiği sektörün inşaat sektörü olduğuna işaret eden Erdoğdu, kamudan iş almış müteahhitlerin, aşırı derecede artan girdi fiyatları karşısında taahhüt ettikleri işleri sürdüremez duruma geldiğini söyledi. Yükselen döviz kurlarının, YİD modeli ile ihale edilen ve gelir garantisi verilmiş olan büyük çaplı altyapı yatırımlarının müteahhitlerini olumsuz etkilemediğini kaydeden Erdoğdu şöyle devam etti:
“Bu yüklenicilerin girdi maliyetlerinde kura bağlı yükseliş olsa bile, hem uygulayacakları tarifeler hem de verilen gelir garantileri döviz cinsinden olduğu için, bu büyük yüklenicilerin herhangi bir sıkıntı yaşaması söz konusu değil. Sorun, fiyatı döviz kurlarına göre belirlenen ithal-yerli girdi kullanan, ancak TL üzerinden sözleşme imzalamış bulunan yüklenicilerin yürüttükleri işleri durdurmuş olmaları. Şantiyelerde çalışmaların durdurulması sonucunda inşaat sektöründeki istihdam TÜİK verilerine göre Ağustos 2018’de 2 milyon 71 bin iken Mart 2019’da 1 milyon 538 bine inmiş durumda. Yani, 9 ayda inşaat sektöründe her 4 çalışından birisi işini kaybetmiş. Kamu ile yapım sözleşmesi imzalamış olan yüklenicilerin üstlendikleri yapım işlerini tamamlamaları hem işsizliğin önlenmesi hem de inşaatların yarım kalması sonucunda oluşacak kamu zararlarının önlenmesi açılarından kritik. Ancak, kanunun 32 inci maddesi ile bu duruma getirilmek istenen çözümün konusunda ciddi soru işaretleri mevcut.”
KAÇ KAMU İHALESİNİN TASFİYE TALEBİ KABUL YA DA REDDEDİLDİ
Bu kapsamdaki başvuruların süresinin dolduğunu bildiren Erdoğdu, “Ancak, kaç kamu ihale sözleşmesi hakkında tasfiye, süre uzatımı ve devir başvurusu yapıldığı, bunlar hakkında ne karar verildiği ve bu işlemlerin kamu maliyesi açısından arz ettiği ekonomik yük konusunda herhangi bir açıklama yapılmadı. Dahası, tasfiye konusunda kanun hükmü gereği, görüş istenen Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın, ilgili idarenin işin tasfiyesi yönünde sunduğu olumlu rapora rağmen, ya hiç görüş bildirmediği ya da herhangi bir gerekçe göstermeksizin ‘fesih talebi, nihai karar sözleşmeye taraf idarede olmak üzere Bakanlığımızca olumsuz değerlendirilmektedir’ şeklinde görüş bildirdiği ifade edilmektedir” dedi.
Kamuya iş yapan inşaat şirketleri arasında başlayacak olan seri iflasların en büyük mağdurunun çalışanlar olacağının bildiren Erdoğdu, “Çünkü, iflas etse de bir müteahhit yiyecek ve barınma gibi ihtiyaçlarını karşılayabilir, ancak aylarca işsiz kalan bir inşaat sektörü çalışanı açlık ve yoklukla karşı karşıya kalacak” diyerek Bakan Albayrak’a şu soruları yöneltti:
1- Kurum ve kuruluşlar bazında, 5/1/2002 tarihli ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na 17/01/2019 tarihli ve 7161 sayılı Kanunun 32 inci maddesi ile eklenen Geçici 4 üncü maddesi kapsamına giren yapım işlerinin adları nedir, ihale-sözleşme tarihleri ne zamandır, tamamlanma süreleri ve sözleşme bedelleri ne kadardır?
2- Kurum ve kuruluşlar bazında, bu sözleşmelerden hangileri hakkında yükleniciler tarafından, 5/1/2002 tarihli ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na 17/01/2019 tarihli ve 7161 sayılı Kanunun 32 inci maddesi ile eklenen Geçici 4 üncü maddesi kapsamında devir, tasfiye ve süre uzatımı başvurusunda bulunulmuştur?
3- Kurum ve kuruluşlar bazında, 5/1/2002 tarihli ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na 17/01/2019 tarihli ve 7161 sayılı Kanunun 32 inci maddesi ile eklenen Geçici 4 üncü maddesi kapsamında devir, tasfiye ve süre uzatımı başvurusu uygun bulunan ve gerçekleşen sözleşmeler hangileridir?
4- Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın, ilgili idarenin işin tasfiyesi yönünde sunduğu olumlu rapora rağmen, ya hiç görüş bildirmediği ya da herhangi bir gerekçe göstermeksizin “fesih talebi, nihai karar sözleşmeye taraf idarede olmak üzere Bakanlığımızca olumsuz değerlendirilmektedir” şeklinde görüş bildirdiği iddiası doğru mudur? Eğer doğru ise, ilgili idarenin uygun görüşüne rağmen Bakanlık olumsuz görüş bildirirken hangi hukuki-objektif kriterlere göre değerlendirme yapmıştır?
5- Kurum ve kuruluşlar bazında, 5/1/2002 tarihli ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na 17/01/2019 tarihli ve 7161 sayılı Kanunun 32 inci maddesi ile eklenen Geçici 4 üncü maddesi kapsamında devir, tasfiye ve süre uzatımı başvurusu reddedilen sözleşmeler hangileridir? Reddedilen başvuruların hangileri için ilgili idare uygun rapor sunmasına rağmen Bakanlık uygun değildir görüşü bildirmiştir?
6- Gelir garantili YİD projeleri için yüklenicilere 2019 yılı için yapılacak olan ödemelerin toplam tutarı ne kadar olarak öngörülmektedir? Tasfiyesi talep edilen kamu ihalelerinden dolayı kamunun karşılaşması muhtemel ek maliyet hakkında herhangi bir çalışma yapılmış mıdır? Yapıldı ise bu ek maliyetin ne kadar olması öngörülmektedir?
7- Ağustos 2018 sonrasında işsizlik sigortası fonundan inşaat sektöründe işsiz kalan kaç çalışana ne kadarlık işsizlik ödeneği tahsis edilmiştir? Aynı dönemde işsizlik sigortası fonundan kaç inşaat işverenine ne tutarda destek sağlanmıştır?
8- Kurum ve kuruluşlar bazında, 5/1/2002 tarihli ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na 17/01/2019 tarihli ve 7161 sayılı Kanunun 32 inci maddesi ile eklenen Geçici 4 üncü maddesi kapsamında devir, tasfiye ve süre uzatımı başvurusu uygun bulunmadığı gerekçesi ise idari yargıya başvuran yüklenici sayısı nedir?
9- “İmalat girdilerinin fiyatlarında beklenmeyen artışlar meydana gelmesi nedeniyle” tamamlanması imkansız hale gelen yapım işlerine ilişkin olarak fiyat farkı verilebilmesini sağlayacak bir düzenlemeye gidilmesi yönünde herhangi bir çalışma var mıdır?
Kaynak: chp.org.tr