CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI AYKUT ERDOĞDU: “VARLIK FONU BORÇLANMA FONUNA DÖNDÜ”
“PTT’NİN FONA DEVRİ, 1 MİLYAR DOLAR BORÇ ALINMASI HAZIRLIĞININ BİR AŞAMASI”
“VARLIK FONU, KAMUSAL VARLIKLARI ULUSLARARASI SERMAYEYE PEŞKEŞ ÇEKECEK”
“BAKAN ALBAYRAK, SEÇİM SONRASI IMF’YLE ANLAŞMA PLANLARININ OLUP OLMADIĞINI BUGÜNDEN AÇIKLAMALIDIR”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, PTT’nin Hazine’ye ait hisselerin Varlık Fonuna devrinin, Fonun uluslararası sermaye çevrelerinden 1 milyar dolar borç alması hazırlığının bir aşaması olduğunu söyledi. Erdoğdu, “Varlık Fonu’nu borçlanma fonuna çevirdiler. Varlık Fonu’nun borçlanma fonuna döndüğü bir uygulama dünyanın hiçbir ülkesinde yok” dedi.
Erdoğdu, PTT’nin Fona devredilmesine ilişkin yaptığı değerlendirmede, yüklü borçlanma peşine düşen Varlık Fonu’nun paralel bir Hazine gibi davranmaya çalıştığını ifade ederek şunları söyledi:
“Son giriştikleri hamle ile alacakları borcu Türk Telekom’a yastık yapmak için kullanmak istiyorlar. Türk Telekom, Hariri ailesine devredildiğinde öz sermayesi 7,6 milyar TL idi. Öz sermaye yıllar içinde eritildi ve 2016 yılında 3,3 milyar TL düzeyine kadar düştü. Borçların öz sermayeye oranı 2005 yılında yüzde 67,3 iken 2016 yılına gelindiğinde ise yüzde 693,5’e yükseldi. TT’nin yüzde 55 sahibi olan OTAŞ, Telekom hisselerini rehin göstererek 4.75 milyar dolar borçlandı. Ama Telekom borçlarını ödemek yerine temettü dağıttığı için kredi aldığı bankalar zor duruma girdi. TT, 2018 yılının ilk dokuz ayında ise 3,6 milyar TL zarar açıkladı. Ağustos ayında da OTAŞ’ın hisselerinin kredi veren bankaların paydaş olacağı bir ortak girişim şirketi (SPV) aracılığıyla devralınmasına onay verildi.”
Alınacak kredinin vadesi geldiğinde ne olacağını soran Erdoğdu, “Kötü yönetilen, borç batağına itilen Türk Telekom böyle bir gelir akışı yaratamayacağına göre, borcun geri ödemesini Varlık Fonu nasıl gerçekleştirecek” dedi.
ŞİRKET KURTARMADA KULLANACAKLAR
Hiçbir yasal ve idari sınırlamaya tabi olmaksızın harcama yapabilen Varlık Fonu’na devletin malvarlıklarını gelir akımı yaratmak için kullanma yetkisi verildiğini hatırlatan Erdoğdu şöyle devam etti:
“Şimdi Varlık Fonunun gerçekleştireceği borçlanmayla Hariri ailesini kurtaracaklarına dair şüphelerimiz var. Böylece bir taraftan da Türk Telekom hisselerini alacak bankaları desteklemek amacındalar. Ancak bu tüm bu işlemler için alacakları kredinin vadesi geldiğinde ne olacak? Kötü yönetilen, borç batağına itilen Türk Telekom böyle bir gelir akışı yaratamayacağına göre, borcun geri ödemesini Varlık Fonu nasıl gerçekleştirecek? Bugün görülüyor ki, Varlık Fonu Türkiye’de kamusal varlıkları gelir yaratmak için kullanırken uluslararası sermayeye peşkeş çekilecek. Bu fon bir borç yönetim aracı haline dönüşmekte. Devletin varlıklarını teminat gösterip borç alıp, bunu da şirket kurtarmada kullanmak istiyorlar. Varlık Fonu’nun borçlanma fonuna döndüğü böyle bir uygulama dünyanın hiçbir ülkesinde yok.”
İç piyasada bireysel yatırımcıya döviz cinsi tahvil ihracına da değinen Erdoğdu, vergi avantajıyla cazip kılınmaya çalışılan döviz cinsi tahvillerle bankalardaki döviz mevduatın Hazine’ye aktarılmak istendiğini söyledi. Erdoğdu, “İç borçlanmaya kur riskini geri getiren bu tercih, borcun vadesi geldiğinde Türkiye’nin döviz ihtiyacını artıracak olan bir karardır. Bireysel yatırımcıya döviz cinsi tahvil ihracına sık başvurulursa döviz piyasasında Hazine Bankalarla rekabet eden bir oyuncuya dönüşür, vade gelince borcun geri ödemesi de gittikçe sorun haline gelir” dedi.
YÖNETEMİYORLAR, IMF’YE SÜRÜKLÜYORLAR
AKP’nin borçlanma fonlarıyla devlet kaynaklarını çarçur etmeye, yanlış borç stratejileriyle ve müdahalelerle riski artırmaya hakkı olmadığını bildiren Erdoğdu şu görüşleri dile getirdi:
“Dövizle borçlanıp, borçlanma ihalelerinde zorla faiz indirten, devlet bankalarını faizi geçici olarak düşürmek için kullananlar, seçimlere kadar sorunları erteleme çabasındalar. AKP kadrolarının yerel seçimleri kazanma uğruna aldıkları önlemler Türkiye ekonomisinin sorunlarını ağırlaştırıyor. Kapalı kapılar ardında IMF’yle anlaşılacağını ima edenler, öte yandan da Türkiye’nin sürüklenişini ağırlaştıracak işlere imza atıyorlar. Bakan Berat Albayrak seçimler sonrasında IMF’yle anlaşma planlarının olup olmadığını bugünden açıklamalıdır.”
Kaynak: chp.org.tr