CHP'den Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanına Sahte İlaç Soruları

CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI GAMZE AKKUŞ İLGEZDİ; “DEVLETİN KURUMU SGK, İLAÇ ÇETELERİNDEN 75 KAT FAZLA ÜCRETLE SAHTE İLAÇ ALDI MI?”

SGK ve TEB tarafından yurtdışından ithal edilen sahte ilaç iddialarını Sağlık Bakanına soran CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Dr. Gamze Akkuş İlgezdi, konunun SGK ayağı için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanına da sorular yöneltti. Akkuş İlgezdi, şunları söyledi:

SKANDALIN BAŞ AKTÖRÜ SGK

“Kanser ilacı diye satılan ilaçların aslında kanser ilacı değil basit bir ağrı kesici çıkması sağlık camiasında büyük bir infial yaratmıştır. SGK ve TEB tarafından yurtdışından ithal edilen ilaçların kimisinin içerisinde ilaca özgü etken madde bulunmaması konusunda ne Sağlık Bakanlığı’ndan ne de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından doyurucu bir açıklama yapılmamıştır. İddialar asla göz ardı edilmeyecek skandal niteliğinde iddialardır. İnsan hayatıyla oynanması söz konusudur. Bu konuya sessiz kalınmasını asla kabul etmiyoruz, konunun baş aktörlerinden biri olan SGK’dan sorumlu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı da konuya dahil ediyoruz” dedi.

SGK, İLAÇ ANALİZİNİ ENGELLEMEYE ÇALIŞMIŞ

CHP’li Akkuş İlgezdi, uzunca bir süredir Türkiye gündeminden düşmeyen sahte ilaç skandalına yönelik iddiaları şöyle özetledi: “SGK’da sorumlu bir kişinin tedarikçi firmayı ilaçların sahte olabileceği konusunda uyarmasıyla savcılığa intikal eden bu konu aslında 4 yıllık bir meseledir. Dünya Sağlık Örgütü söz konusu sahte ilacı 4 yıl önce “acil global uyarı” adı altında tüm dünyaya duyurmuş fakat sağlık alanında yaşadığımız bu ulusal utanca ilişkin Sağlık Bakanlığı, ne yazık ki sessiz kalmayı seçmiştir. İlacın sahte olduğu İsviçre’de yapılan analizlerde ispatlanmasına rağmen SGK aksini iddia ederek ilacın sahte olmadığını öne sürmüş, tedarikçi firmaları korumuş hatta ve hatta ilaç örneklerini de paylaşmayarak ilacın analiz edilmesinin önüne geçmeye çalışmıştır. Açılan soruşturma ve müfettişlerin talebine rağmen SGK’nın vermediği ilaç örnekleri ancak kolluk kuvvetleri zoruyla alınıp analiz edilebilmiştir. Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Laboratuvarı’nda yapılan analiz sonrasında ilacın sahte olduğu bir kez daha teyit edilmiştir.”

SAHTE İLAÇ SKANDALINDA AKP’Lİ VEKİL İDDİASI

Sahte ilaç skandalında AKP’ye uzanan iddialara da dikkat çeken Akkuş İlgezdi; “İlaçların SGK’nın satın alım listelerine dahil edilmesi, çıkarılması ya da alınacak miktarın belirlenmesinde iktidar partisi bir milletvekilinin “iş takibi” yaptığı ve bunun karşılığında 11 milyon avro ücret aldığı da vahim iddialar arasındadır. Üstelik nedendir bilinmez bazı ilaçlar SGK tarafından piyasa değerinin 75 kat üstü bir ücretle alınmıştır. Aslında nedeni çok açıktır. Kimi ilaçların alımında iktidar partisi milletvekillerinin yakınlarının kurdukları firmalar aracılığıyla SGK yetkilileri üzerine baskı uyguladığı iddiaları, bunun kanıtı niteliğindedir. Devletin kurumu SGK ilaç çetelerinden sahte ilaçlar almış, kamu zarara uğramış ve hastaların sağlıklarıyla oynanmıştır. Bu sebeple adeta suç örgütü gibi çalışan SGK, bu iddialar silsilesine tek tek cevap vermekle yükümlüdür.”

BAKANA KAPSAMLI SORULAR…

Akkuş İlgezdi’nin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’eyöneltmiş olduğu sorular ise şöyle;

1-Söz konusu ilaçlar Genel Sağlık Sigortası kapsamında kaç kişiye kullanılmıştır? Bu kapsamda ne kadar bir mali kaynak kullanılmıştır?

2-Bu ilaçları kullanan hastaların sağlık durumları izlenmiş midir? Bu ilaçların kullanılmasından sonra, hastaların sağkalım süreleri ne olmuştur?

3-Sosyal Güvenlik Kurumu bünyesinde yürüyen herhangi bir soruşturma var mıdır? Eğer varsa bu soruşturmanın sonuçları nedir?

4-SGK, 2019 yılından itibaren bilinen bu ilaç sahtekârlığı ile ilgili olarak neden sessiz kalmıştır?

5-Türkiye’de 2002 yılından bu yana sahte ilaç tedarik eden kaç firma tespit edilmiştir? Bu firmalar söz konusu sahte ilacı hangi ecza depolarına, hangi kurumlara ve kaç kutu satmışlardır? Bu firmaların isimlerinin ve yetkililerinin kamuoyuna açıklanması SGK tarafından neden önlenmektedir?

6-Gerek ulusal gerekse uluslararası laboratuvar analizlerinde sahte ilaç olduğu kanıtlanan ilacın SGK tarafından yaptırılan analizinde sahte olmadığı iddiasının dayanağı nedir? SGK’nın analiz sonucu neden Sağlık Bakanlığı ve yurtdışı kaynaklı analiz sonuçları ile uyumlu değildir?

7-SGK, sahte ilaç iddialarını aydınlığa kavuşturmak için neden proaktif bir tutum almamış, aksine adeta sahte ilaç satan firmaları korurcasına ilaç analizinin gecikmesini sağlamış ve neden ancak kolluk kuvvetlerinin gücü ile analiz yapılmasına razı olmuştur?

8-TAKEDA adlı firmanın ve İsviçre Denetleme Kurumu’nun analiz sonuçları ile aynı çıkması ile ilacın sahteliğinin kesinleşmesine karşın, “İlaçlar sahte değil” raporu düzenleyen kişiler tespit edilmiş midir? Haklarında soruşturma başlatılmış mıdır? Herhangi bir cezai ve idari işlem uygulanmış mıdır?

9-SGK, SBA Pharma ve RAD Ecza Deposu adlı firmalardan evrak ve belge görmeden 15 Mg olandan 120 kutu, 45 Mg olandan 160 kutu sahte ilaç alındığı ve 1 milyon 312 bin 500 Avro bedel ödendiği (güncel kur ile 26 milyon Türk Lirası) iddiası doğru mudur? Doğru ise bu maddi zarar zarara yol açan kişi ve kuruluşlardan karşılanmış mıdır? Karşılanmadıysa kimden, hangi kurum ve kuruluşlardan karşılanacaktır?

10-Yurttaşlarına ilaç temin etmekle görevli kurumlar ilaç çetelerinden sahte ilaçlar almış, kamu büyük zarara uğramış ve hastaların sağlık hakkı hiçe sayılmıştır. Bakanlığınızın bu konudaki görüşü ve yaptırımı nedir?

11-SGK tarafından yurtdışından temin edilen ilaçlar konusunda iktidar milletvekilleri hangi yetkiyle iş takibi yapmaktadırlar? SGK’nın temin ettiği kimi ilaçlara piyasanın çok üzerinde ücret ödemesinin gerekçesi nedir? SGK, ilaç alımları konusunda tedarikçi firmalara iktidar milletvekillerinin akrabalık ilişkilerini dikkate alan bir yaklaşım mı uygulamaktadır? Eğer bu iddialar gerçek dışı ise SGK’daki iş takibi iddiasıyla 11 milyon avro kazanç sağlayan milletvekili hakkında SGK’yı töhmet altında bırakması nedeniyle herhangi bir suç duyurusunda bulunulmuş mudur?

12-Kamuoyuna yansıyan ve kimi bölümleri kanıtlanan bu iddiaların şeffaf biçimde soruşturulması ve hakikatin ortaya çıkarılması için SGK Başkan ve Başkan Yardımcılarının soruşturmanın sonuna kadar açığa alınmamasının gerekçesi nedir?

13-Ülkemiz insanının ilaçlara karşı güvenini azaltan ve ülkemizi Dünya Sağlık Örgütü ve tüm ülkeler nezdinde dünyaya sahte ilaç tedarik eden bir konuma düşüren bu skandalın etkilerinin giderilmesi için nasıl bir girişim yapmayı düşünüyorsunuz?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

SİYASET Haberleri