Beşiktaş Belediyesi’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki İstanbul Enerji ile iş birliğinde hazırladığı “Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı” projesinin tanıtımı yapıldı. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, “Hem paydaşlarımızla hem sivil toplumla hem halkımızla beraber bu işe başlıyoruz. İnşallah 8 aylık bu analizin sonucunda çıkacak yol haritasını hep beraber bir irade koyarak nasıl İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu sorunların çözülmesiyle ilgili bir irade koyuyor ve bütün ilçeleri ilçe ayırmaksızın bu iradeyi peşine sürüklüyorsa ve bizi paydaşı hâline getiriyorsa biz de bunu kendi ilçemizde düşen sorumluluğu sonuna kadar yerine getireceğiz” dedi.
Beşiktaş Belediyesi ile İBB iştiraki İstanbul Enerji iş birliğinde hazırlanan “Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı” projesinin tanıtımı için bugün ilçedeki bir otelde basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, hem yerel hem ulusal anlamda gittikleri tüm toplantılardaki birinci gündem konusunun iklim krizi olduğunu belirtti. Akpolat, şunları söyledi:
“ASBEST UZAKLAŞTIRMA KONUSUNDA TÜRKİYE’DEKİ BİRİNCİ BELEDİYEYİZ: Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren bununla ilgili çok reel adımlar atmaya çalışıyoruz. Belediyemizde araçlarımızı hibrit araçlara dönüştürdük. Karbon ayak izini denetleyen ilk ilçe belediyesi olduk. Asbest uzaklaştırma konusunda Türkiye’deki birinci belediyeyiz. Hâlen de büyük kentsel dönüşüm projeleri Beşiktaş’ta hayata geçiyor. Bakanlık onaylı kentsel dönüşüm projeleri büyük ölçekte Beşiktaş’ta hayata geçiyor. Dolayısıyla buradaki asbest en önemli sorunlardan bir tanesi. Bunu uzaklaştırma konusunda da yine İstanbul Büyükşehir Belediyesi, KİPTAŞ ve Beşiktaş Belediyesi olağanüstü bir çaba içerisinde. Dolayısıyla günümüzün en önemli konusu, çağımızın en önemli konusu ve önümüzdeki günlerde, önümüzdeki yıllarda da mücadele etmemiz gereken önemli konulardan bir tanesi…
BİR KENT OLARAK GÖRÜYORUZ BURAYI: Tabii yangınlar, seller, son 4 senedir maruz kaldığımız olayları düşündüğümüzde aslında eskiden bunlardan herhangi birini yaşasak her biri böyle aylarca gündemimizi meşgul edecek konular ama o kadar sıradanlaştı ki artık işte bir yağmur, sel olduğunda ya da bir yangın çıktığında böyle çok çabuk, yarım günlük bir haber olarak görüyoruz, izliyoruz ama bununla mücadele etmek çok önemli. Mesela Beşiktaş’ta bir altyapı sorunu vardı. Biz göreve geldiğimizde en önemli sorundu. Hâlen bu çağda iş yerlerine, evlere su basıyordu. Günde 180 bin insanın yaşadığı ama günlük 3 milyon insanın ziyaret ettiği bir kent Beşiktaş. Beşiktaş’ı kent olarak nitelendirebiliyorum çünkü iki tane sarayımız, 9 tane üniversitemiz, 39 tane başkonsolosluğumuz, Türkiye’nin bütün restoranlarının, otellerinin olduğu, yaşayan bir yer burası. Dolayısıyla bir kent olarak görüyoruz burayı.
GÜNLÜK 3 MİLYON İNSANI MİSAFİ EDİYORUZ: Günlük 3 milyon insanı misafir ediyoruz. Günlük 3 milyon insana hizmet veriyoruz. 3 milyon insanın çöpünü topluyoruz. 3 milyon insanın gelip ziyaret ettiği, nefes aldığı parklarını düzenlemeye çalışıyoruz, temiz tutmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla birtakım adaletsizliklerle, birtakım zorluklarla biz de mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Her şey bir kenara, çok güzel bir yerdeyiz. İstiyoruz ki buraya ayak basan herkes gerek yurt dışından gerek çevre ilçelerden, illerden nefes almaya gelen herkes buradan mutlu ayrılsın. İnanın, buraya gelen her insan, her turist mutlu olarak ülkesine gittiğinde ‘Türkiye çok güzeldi’ diyordur. Öyle dediklerini düşünüyorum. Dolayısıyla bu hissi onlara vermeye çalışıyoruz. Bu duyguyu onlara vermeye çalışıyoruz. Böyle bir yerde altyapı sorununun olması ki iklim krizinden kaynaklı artık yağmurlar normal yağmıyor. Hep 50 kilogramın üzerinde yağmurlarla baş etmek zorunda kalıyoruz. Çünkü Boğaz bölgesindeyiz, geçiş bölgesi.
50-60 SENELİK ALTYAPI SORUNUNU ÇÖZDÜK: Çok hızlı hava hareketlerine maruz kalıyoruz ve hem mazgalların temizlenmesi gibi günlük bizim personellerimizin yaptığı iş de var ama daha büyük ölçekte yaptığımız altyapı çalışmaları oldu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu göreve geldiği gün itibarıyla İstanbul’daki en büyük sorun olarak bunu ortaya koydu ve çok hızlı müdahaleler yaptı. Eskiden denizle karanın birleştiği yerler vardı. Haberlerde her yağmur vardı. Yağdığında izlerdik. Beşiktaş da onlardan bir tanesiydi aslında. Bu sorunların tamamını, yani bu 50-60 senelik sorunların tamamını İstanbul Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle Beşiktaş’ta çözdük. Tabii bunu geleceğe taşımak, bu adımları artırmak istiyoruz. Atık yönetimini daha çağa uygun, modern bir şekilde yapmak istiyoruz. İşte ‘dönüştür kazan’ uygulamamızı başlattık. İmzacısı olduğumuz ‘Belediye Başkanları, Küresel İklim ve Enerji Sözleşmesi’ bu uzun periyotlara yayılmış bir süreç aslında. Önce bir analiz yapılacak, 8 aylık bir analiz. Bu analiz sonucunda bir eylem planı çıkacak ortaya ve bu eylem planını da aşama aşama hayata geçireceğiz hep beraber.
ATIL ALANLARDAN PARKLAR OLUŞTURDUK: Hem Beşiktaş Belediyesi hem İstanbul Büyükşehir Belediyesi hem paydaşlarımız, paydaşları çok önemsiyoruz çünkü bu sadece kamunun yapacağı bir iş değil, sivil toplum kuruluşlarının, halkın mutlaka bu sürecin içerisinde olması gerekiyor. Bunun finansının da bir şekliyle sağlanması gerekiyor. Biz Beşiktaş’ta 18 tane yeni park yaptık. 27 tane parkımızı yeniledik. Atıl alanlardan parklar oluşturduk. Her oluşturduğumuz parkı katılımcı bir anlayışla oluşturduk. Mahalleliye sorduk. Hangi fonksiyonu istiyorlarsa o fonksiyonları o parkın içine tanımladık. Çünkü dediğim gibi normal bir park İstanbul’un belli bir bölgesinde günde 100 tane ziyaretçi alıyorsa bizim parklarımız günlük 2-3 bin ziyaretçi alıyor. Hele Beşiktaş’ın iç saha maç günleri bazı parklarımız kullanılmaz hâle geliyor.
ORTAKÖY VADİSİ’NDE 280 DÖNÜMLÜK BİR ALANI YAŞAM VADİSİ HÂLİNE GETİRİYORUZ: Dolayısıyla yeşil alanımızın azlığından burada alan bulmakta da çok sıkıntı yaşıyoruz. En son 21 dönümlük bir parkı Konaklar Mahallesi’nde hizmete açtık. Yine Ortaköy Vadisi’nde 280 dönümlük bir alanı yaşam vadisi hâline getiriyoruz İstanbul Büyükşehir Belediyemizle beraber. Burası yıllarca bir mülkiyet sorunu yaşıyordu. Yarısı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde, yarısı Beşiktaş Belediyesi’ndeydi. Oradaki siyasi çatışmadan dolayı bir türlü bir araya gelip de bir proje ortaya konulamıyordu. Şimdi İstanbul Büyükşehir Belediyesi'yle beraber oranın da temelini attık. Hem paydaşlarımızla hem sivil toplumla hem halkımızla beraber bu işe başlıyoruz. İnşallah 8 aylık bu analizin sonucunda çıkacak yol haritasını hep beraber bir irade koyarak, nasıl İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu sorunların çözülmesiyle ilgili bir irade koyuyor ve bütün ilçeleri ilçe ayırmaksızın bu iradeyi peşine sürüklüyorsa ve bizi paydaşı hâline getiriyorsa biz de bunu kendi ilçemizde düşen sorumluluğu sonuna kadar yerine getireceğiz. Ben bu imza törenini tekrardan hayırlı olmasını diliyorum. Bu duygularla hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.”
Proje için imzaların atılmasıyla program sona erdi.