Ankara'da inşa edilen Bangladeş'in Türkiye Büyükelçiliği kompleksinin açılış törenine katılmak üzere Türkiye'ye gelen Bangladeş Dışişleri Bakanı AK Abdul Momen'in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu ile yaptığı diplomatik görüşmelerin, iki ülkenin Asya bölgesindeki girişiminde kilit ortak olacağı şeklinde yorumlanıyor.
Bangladeş ile Türkiye arasındaki resmi olmayan ilişkiler 13. Yüzyılda "Türk General İkhteer Uddin Muhammed Bahtiyar Khiljee'nin Bengal'i fethetmesiyle" başlayıp 1974'ten bu yana resmi diplomatik ilişkiler ile devam ediyor. Türkiye ile Bengal (Saltanat, Babür ve İngiliz dönemleri) halkları arasında orta çağdan günümüze kadar kapsamlı ilişkiler sürüyor. Babür-Osmanlı ilişkilerinin yanı sıra, Bengalli Müslümanlar Türk Kurtuluş Savaşı'nda (1919-1922) Türkiye'ye destek vermesi, tarih boyunca etkileşimler ve kültürel değişimler farklı yönleri ile önemli işbirlikleri doğurdu.
Bangladeş Dışişleri Bakanı AK Abdul Momen'in son Türkiye ziyaretinden sonra Bangladeş-Türkiye arasındaki tarihten var olan ikili ilişkilerin daha da güçleneceği, Bangladeş'in Türkiye'nin yeniden Asya girişimindeki kilit ortağı olacağından söz ediliyor.
Boğaziçi Asya Araştırmaları Merkezi'nde (BAAM) kıdemli araştırmacı olarak görev yapan ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi "inde doktora yapan Bangladeşli Md. Nazmul İslam, Bangladeşli Bakanın yaptığı ziyaretten sonra Bangladeş - Türkiye yeniden açılacak diplomatik yolları hakkında bir değerlendirmede bulundu.
"Bangladeş, Türkiye için mükemmel bir ekonomik pazar olacak"
Nazmul İslam, geçtiğimiz yıllarda bazı siyasi nedenlerden dolayı Bangladeş - Türkiye arasında yaşanan bazı diplomatik sorunlarının artık ortadan kalktığını, yapılan bu ziyaretten sonra Bangladeş'in Türkiye için mükemmel bir ekonomik pazarı olacağını belirtti. İslam, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2010 Dakka ziyareti ve Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina'nın 2011 yılında Türkiye ziyareti sonrasında Türkiye-Bangladeş arasında ortaklık büyümekte olup "Türkiye-Bangladeş İş Konseyi ve işbirliğini çeşitlendirmek için geniş bir gündemin geliştirilmesi" hedefleniyor. Türkiye ile Bangladeş arasında geçen birkaç yıllık siyasi kriz ve yanlış anlaşılmanın ardından normalleşme süreci, Bangladeş Cumhurbaşkanı Md. Abdul Hamid ve Türk mevkidaşı Binali Yıldırım'ın 2017 yılında karşılıklı ziyaretleri ile başlamıştı. O zamandan beri, her iki ülke de mevcut ilişkiyi bu iki kardeş devlet arasında bugüne kadar görülmüş en iyi ilişki olarak tanımlanmıştı. Bangladeş'in şu anki dışişleri bakanı son zamanlarda; Bangladeş'in büyük nüfus büyüklüğü ve Türkiye'nin stratejik önemi nedeniyle Türkiye için mükemmel bir ekonomik pazar olabileceğine, Çin ve Hindistan dahil olmak üzere iki yükselen Asyalı güç arasında merkezde yer aldığına, aynı zamanda Müslüman ümmeti üzerinden barışçıl bir dünya ortak hedefinin olmasına işaret ediyor" diye ifade etti.
"Ekonomik ve ticaret ilişkiler artacak"
İslam, yaptığı ziyaretten sonra iki ülke arasında ekonomik gelişmeler ve ticaretin artacağı umuyor. Nazmul İslam, "Elbette, Bangladeş ekonomik işbirliği ve doğrudan yabancı yatırım için Türkiye için ilk hedeflerden biridir. Geçtiğimiz yıl, Türkiye ve Bangladeş'in ticaret hacmi 2019'de 936 milyon dolara ulaşmıştı ve burada ticari ilişkileri güçlendiren ana alan hazır giyim sektörü olmuştu. Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı (2020) göre Bangladeş'in Hindistan'dan sonra Türkiye'nin Güney Asya'daki ikinci en büyük ticaret ortağı olduğunu göstermektedir. Türkiye ile Bangladeş arasındaki ticari ilişkiler 2018'de 858 milyon dolar iken, 2019'da 936 milyon dolar olmuştur. İkili ticaret hacmi 2010 yılından bu yana 1 milyar dolar seviyesinde kalmasına rağmen, Türkiye bunun 2 ila 3 milyar dolara çıkmasını istemektedir. Şu anda Bangladeş, Avrupa Birliği'nin 2012'de daha önceki serbest ticaret anlaşması (FTA) girişimini veto etmesi nedeniyle ekonomik ortaklığı genişletmek için yeni bir ticaret anlaşması (PTA) ile Türkiye ile masaya oturmuştur" diye belirtti.
Arakanlı Müslümanlar konusunda gelişme olacak
Türkiye'nin Rohingyalı mülteciler için oynadığı rolü değinen Nazmul İslam, Bangladeş'in iki dostu olan Hindistan ve Çin'den desteğini kaybettiğini, bu durumun Türkiye'yi güvenilir bir kardeşlik ilişkisine soktuğunu anlattı. İslam, "Türkiye'nin Arakanlı mülteciler için BM, G20, MIKTA ve İKÖ dahil çok taraflı diplomatik savaşı, Bangladeş ve Rohingya'ya meşru taleplerini dünyaya sunma konusunda yardımcı olmuştur. En önemlisi, Türkiye'nin First Lady'si Emine Erdoğan'ın Türkiye eski başbakanı, şu anki dışişleri bakanı, eski aile ve sosyal politikalar bakanı ile Bangladeş'teki Rohingya mülteci kamplarını ziyareti, küresel toplum için hukuki ve insani önemi olan konuları vurgulamıştır. Diplomatik ve insani kampanyaların yanı sıra, aralarında TİKA, AFAD, Türk Kızılay, Türk Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bulunduğu Türk kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları ile Türk hükümeti Rohingya mültecileri için hastaneler, kamplar ve yemek programları inşa etmiştir. Ancak Rohingyaların kendi topraklarına geri göndermesi ile ilgili konusunda dünya diplomatlar başarısız kaldı. Ancak bakanımızın bu ziyaretten sonra Türkiye, Rohingyaları kendi ülkesine geri gönderme konusunda emin adımlarla ilerleyeceği düşünüyorum" şeklinde anlattı.
Bangladeş'te Türkiye'nin yumuşak güç politikasının başarısı
Bangladeş halkı arasında oluşan Türkiye sevdasından bahseden Nazmul İslam, "Türkiye'nin yumuşak güç politikası kapsamında Ertuğrul, Payitaht Abdülhamit, Mehmetçik, Kurtlar Vadisi gibi Türk dizileri başta olmak üzere, Türk medyası, Türk hükümetinin bursları; TOGG markalı elektronik arabası, Cezeri markalı uçan arabası, İHA'ların drone teknolojisi gibi bilim ve teknolojideki Türk yenilikleri; ve Recep Tayyip Erdoğan'ın karizmatik liderlik rolü, Bangladeş ile Türkiye arasındaki insanlar arası ilişkiler üzerinde büyük bir etki oluşturmak için önemli bir rol oynuyor. Bakanımızın yaptığı bu ziyaretten sonra diplomatik boyutundan devam ederek halk arasında da Türkiye'nin bu yumuşak güç politikası daha da başarılı bir şekilde ilerleyeceği düşünüyorum" dedi.
Savunma ilişkiler güçlenecek
Bakan AK Abdul Momen'in ziyaretten sonra iki ülke arasında savunma ilişkilerinde de büyük gelişmeler olacağı dile getiren İslam, "Son birkaç yılda Türk savunma pazarı Bangladeş için önemli bir cazibe kazanmıştır. Nitekim Bangladeş, ordusu için Otokar Kobra hafif zırhlı araçlar satın almıştır. Ardından Bangladeş 2017 yılında bir Türk firması ile 680 hafif zırhlı araç için sözleşme yapmıştır. Türkiye'nin ROKETSAN şirketi "Bangladeş'e orta menzilli güdümlü çoklu roketatar alayı" tedarik etmek için sözleşme imzalamıştır. Ayrıca Türkiye'de 3 binden fazla Bangladeş askeri subayı eğitim almıştır. Görüşüm artık bu sayıların daha da artacağı yöndedir" şeklinde konuştu.
Nazmul İslam, değerlendirmesine şu sözlerle nokta koydu:
"Yeniden Asya'da, gelişmekte olan ekonomiler olarak Türkiye ve Bangladeş, birbirleriyle daha yoğun işbirliği arayışındadır. Burada savunma ve ekonomi de dahil olmak üzere iki alan, inanç ve geleneklere ve güven dayalı karşılıklı yarar sağlayan ilişkilerini güçlendirmek için öncelik verilmesi gereken temel alanlardır diye düşünüyorum".
Kaynak: IHA