AB Bakanı Egemen Bağış, Antalya'da gerçekleştirilen AB Günü kutlamaları dolayısıyla kente geldi. İlk olarak Antalya'nın 2016 yılında ev sahipliği yapacağı Uluslararası Botanik Fuarı EXPO 2016'nın irtibat ofisini ziyaret eden Bakan Bağış, ardından Vali Ahmet Altıparmak'ı makamında ziyaret etti.
SALDIRI TÜRKİYE'Yİ HEDEF ALDI
Antalya Valiliği'nde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bakan Bağış, Hatay'ın Reyhanlı İlçesi'nde yaşanan saldırıyı 'Acı bir terör saldırısı' olarak nitelendirdi. Bunun sadece Hatay'a, Reyhanlı'ya yapılan bir saldırı olarak kabul edilemeyeceğini kaydeden Bakan Bağış, "Türkiye'nin birlik ve beraberlik dokusunun güçlenmesine, Türkiye'nin demokratikleşmesine, şeffaflaşmasına, Türkiye'nin kendi bölgesinde gerçekten müreffeh bir ülke olma idealine yapılmış bir saldırıdır" diye konuştu.
TUZAĞA DÜŞMEYECEĞİZ
Saldırıların, bir provokasyon çabasının tezahürü olduğunu kaydeden AB Bakanı Bağış, "Ama biz bu provokasyonlara hiçbir şekilde gelmeyeceğiz. Biz bizi çekmek istedikleri tuzağa düşmeyeceğiz. Tam aksine bin yılı aşkın süredir devlet olmanın bilinciyle bu süreci yakından takip edeceğiz. Bununla ilgili butün analizleri tamamladıktan sonra yapılması gerekeni yapılması gerektiği zamanda yapacağız. Bundan herkes müsterih olsun" dedi.
KILIÇDAROĞLU'NA ÇAĞRI
Bakan Egemen Bağış, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bugün Reyhanlı'ya gerçekleştirdiği ziyarete de göndermede bulunarak şunları söyledi:
"Sayın Kılıçdaroğlu, bugüne kadar pek yapamadı, ama bugün artık en azından şu Esed zulmünü kınasın, Esed diktatörünü kınasın. Sayın Kılıçdaroğlu, madem ki Reyhanlı'ya gittiniz, bu kadar insanların acısını yakından görmek istediniz. Bari bugün yüreğinizi biraz daha güçlendirin ve şu katili, bu zulümle abad olabileceğini zanneden diktatörü kınayın ve uluslararası topluma da bir mesaj verin."
'NE FARK EDER?'
Suriye'de insanlık dışı bir katliamın devam etmekte olduğunu kaydeden Bakan Bağış, "Bakın bizde bir patlama oldu, hepimizin yüreği yandı. Suriye'de her gün onlarca benzer patlama oluyor. Günde ortalama 100- 150 kişi kendi devleti tarafından katlediliyor" diye konuştu. Böylesi bir ortamda bazı ülkelerin kimyasal silah tartışması içine girdiğini kaydeden Bakan Bağış, şöyle konuştu:
"Kimyasal silah kullansa ne fark eder, konvansiyonel silah kullansa ne fark eder? Günde 150 kişiyi öldüren bir diktatörle dünya karşı karşıya ve hala sessiz. Biz buna sessiz kalmayacağımızı ilk günden itibaren ortaya koyduk. Nasıl ilk günden itibaren 'Kaddafi gitmelidir, Mübarek gitmelidir' dediysek, 'Esed gitmelidir' dedik ve bu Esed'in bir an evvel gönderilmesi için de uluslararası camiaya çağrıda bulunduk. Biz konuda sessiz kalamazdık."
DEVLET ve MİLLETİN DEĞERLERİNİ BULUŞMASI
Egemen Bağış, AB sürecinde sivil toplum örgütlerinin kamuyla işbirliği yapmasını çok önemsediklerini dile getirdi. "Devlet- millet dayanışması olarak adlandırdığımız süreç, aslında AB'nin bizim benimsememiz gereken yaklaşımından biridir" diyen Bakan Bağış, şöyle devam etti:
"Ne zaman ki milletin değerleriyle devletin değerleri bütünleşmişse, bu ülke şaha kalkmıştır. Bunu birçok projede gördük. Ama devleti millete sanki buyruk veren, milleti yönlendiren bir aygıtmış gibi görenlerin döneminde de bu ülke hep geriye gitmiştir. Bu noktada biz milletin iradesini, milletin muktedir olmasını çok önemsedik."