Kadıköy'de bir çöp konteynerinde bulunan kesik iki bacak ile ortaya çıkan Rıfat Rıza Öztürk'ün öldürülmesine davanın görülmesine devam edildi. Cinayetin sanıklarından maktulün yeğeni Fahrettin Öztürk, savunmasında "Pişmanlığım 3 çocuğu babasız bırakmaktandır" dedi.
Öz amcasını önce silah ile öldüren ve ardından parçalara ayırıp farklı noktalarına atan Fahrettin Öztürk ile ona yardım ettiği iddia edilen 3 kişinin yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar ile taraf avukatları ve müştekiler hazır bulundu.
Duruşmada tanık olarak dinlenen sanık Fahrettin Öztürk'ün kardeşi Efe Can Öztürk, olay anına ilişkin bir bilgisinin olmadığını söyleyerek "Abim Fahrettin cezaevindeyken bankadan para çekmem için yetki verdi. Ben bankaya gittim kasadan 32 ya da 33 bin Euro tutarındaki parayı çektim. Bankanın dışında amcam İbrahim Öztürk ile kuzenim Onur Şen bekliyordu. Ben parayı amcama teslim ettim. Dükkanda saydı daha sonra parayı kuzenim Onur'a teslim etti. Para yengem Meryem Öztürk'e verilecekti. Daha sonra paranın yengem Meryem'e verildiğini söyledi. Ben bu paranın kime ait olduğunu bilmiyorum" şeklinde konuştu.
"Bu cinayeti para için işledi"
Söz verilen maktulün eşi Meryem Öztürk ise 30 bin Euro miktarındaki paranın kendisine getirildiğini söyleyerek "Eşim kasada 200 bin Euro olduğunu söyledi ancak bu para yok. Sanık yalan söylüyor. Bu cinayeti para için işledi" dedi. Müşteki Öztürk ayrıca sanığa "neden yalan söylüyorsun" diye sordu.
Sanık Fahrettin Öztürk ise böyle bir durum olmadığını söyleyerek "200 bin Euro parayı şirketin resmi hesabına kayıtlı olan para olarak söylemiş olabilir" dedi.
"90 bin Euro daha vardı ama harcadım"
Tanık Efe Can Öztürk parayı çektikten sonra abisini cezaevinde ziyarete gittiğini söyleyerek "Kendisine başka para var mıydı diye sordum. Abim de "90 bin Euro daha vardı ama harcadım" dedi. Paranın kaynağını bana söylemedi" şeklinde beyanda bulundu. Fahrettin Öztürk ise tanık kardeşinin söylediği gibi "90 bin Euro harcadım" şeklinde bir cümle kurmadığını savundu.
Sanık Fahrettin Öztürk yakalandığında üzerinde bulunan 9 Ata Lira ile 5 bin 870 TL'nin kaynağının sorulması üzerine "Ata liralar iş yerinde bulunan kasanın içindeydi. Olaydan sonra bunları aldım. Gerekçesine ilişkin söyleyecek bir şeyim yoktur. Aslında almayacaktım ancak ne olduysa aldım. Buna söyleyecek bir gerekçem yoktur" dedi.
"Pişmanlığım 3 çocuğu babasız bırakmaktandır"
Amcasının insanları ezerek ve bağırarak konuştuğunu söyleyen sanık Fahrettin Öztürk "Senelerce bunu yaşadım. Sonunda bu iş bir yerde patladı. Pişmanlığım 3 çocuğu babasız bırakmaktandır" dedi.
Mahkeme tutuksuz sanıklar Fatih Demir ve Turgut Kundakçı hakkında verilen adli kontrol kararının kaldırılmasına hükmetti. Sanıklar Fahrettin Öztürk ve Ferhat Yılmaz'ın ise tutukluluk hallerinin devamına hükmedildi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede 26 Şubat 2019'da meydana gelen olayda, Başakşehir'de Fahrettin Öztürk amcası Rıfat Rıza Öztürk ile tartıştığı aktarılmıştı. Tartışmanın ardından Fahrettin Öztürk'ün, Ferhat Yılmaz'ı arayarak yanına çağırdığı, Yılmaz'ın da yanına silah alarak Fahrettin Öztürk'ün adresine gittiği belirtilmişti. Fahrettin Öztürk'ün burada amcasına önce silah ile ateş ettiği ve ölümünden emin olamayarak bıçakla boğazını kestiği ifade edilmişti. Fahrettin Öztürk ve Ferhat Yılmaz delilleri gizlemek amacıyla maktulün kafasını bedeninden, kollarını dirseklerinden ve bacaklarını da diz kapağından ayırarak parçaladığı da iddianamede açıklanmıştı. Cesedi parçaladıktan sonra poşetlere ve valize koyan şahısların, poşetlerden bazılarını Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü geçerek viyadüğe, bazılarını ise İstanbul'da farklı çöp kutularına attığı belirtilmişti. Fahrettin Öztürk ile Ferhat Yılmaz'ın "canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme" "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" ve "ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkında kanuna muhalefet" suçlarından birer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 8'er yıla kadar hapislerini istenmişti. Fatih Demir ve Turgut Kundakçı'nın ise "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan 5'er yıla kadar hapisleri talep edilmişti.