AKUT İzmir Ekip Lideri Ramazan Ergut, İzmir'de geçen yıl 30 Ekim'de meydana gelen ve 117 yurttaşın hayatını kaybettiği depremin yıldönümü öncesinde, kentteki yapı stokları konusunda uyarılarda bulundu. Ergut, "Geçen sene yaşadığımız İzmir depremi, beklenen büyük İzmir depremi değildi. Nispeten küçük bir depremdi ve böyle bir depremde bina yıkımları ve can kayıpları, maalesef normal bir durum değildir. Kentimizin yapı stoklarının depreme dayanıklılık eksikliği hala hayati bir sorundur" dedi.
Ramazan Ergut, yaptığı yazılı açıklamada, İzmir depreminin neden olduğu acıların hala taze olduğunu vurguladı. AKUT olarak 5 gün süren arama kurtarma çalışmalarında yer aldıklarını, 9 insan ve 4 hayvanı canlı kurtardıklarını aktaran Ergut, bundan sonrasında ise tüm afetlere hazırlıklı olmak için kapasitelerinin artırmaya çalıştıklarını belirtti.
Ergut, AKUT'un Ege ve Akdeniz'deki orman yangınlarında da aktif rol aldığını belirtirken, "Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün "Felaket başa gelmeden evvel, onu önleyecek ve ona karşı savunulacak gerekleri düşünmek lazımdır. Geldikten sonra dövünmenin faydası yoktur" sözünü kendisine düstur edinen derneğimiz, bu amaç doğrultusunda kurumlar, şirketler ve halkımıza bilinçlendirme seminerleri vermeye aralıksız olarak devam etmektedir. Ege Depremi’nden bu yana ilimizde düzenlediğimiz birçok seminerle binlerce kişiye ulaşarak afetler konusunda toplumsal farkındalık oluşmasına katkıda bulunduk" dedi.
AKUT olarak İzmir depreminden önemli dersler çıkarılması gerektiğini düşündüklerini kaydeden Ramazan Ergut, şunları kaydetti:
"Geçen sene yaşadığımız İzmir depremi, beklenen büyük İzmir depremi değildi. Nispeten küçük bir depremdi ve böyle bir depremde bina yıkımları ve can kayıpları, maalesef normal bir durum değildir. Kentimizin yapı stoklarının depreme dayanıklılık eksikliği hala hayati bir sorundur. Ayrıca bizim ‘Altın Saatler’ olarak adlandırdığımız depremin ilk saatleri hayati bir öneme sahip. Geçen seneki depremde İzmirliler olarak bu konuda başarılı bir sınav veremedik maalesef. Binaları hiç hasar görmemiş insanlarımız bile panikle kendilerini sokaklara attılar ve otomobilleriyle maalesef trafiğin tamamen felç olmasına neden oldular. İzmir yakınlarındaki ekiplerimiz deprem gerçekleştiğinde İzmir’e kısa sürede ulaşırken 5 km’lik deprem alanına ulaşmaları maalesef trafikten dolayı çok daha uzun sürdü.
Sadece arama kurtarmanın kendisi için değil, ambulans ve itfaiye araçlarının olay yerlerine ulaşması için de hayatidir Altın Saatler. İşte tam da bu yüzden Deprem Tahliye Planları’nın son derece önemli olduğunu bir kez daha anımsatmak bizim görevimiz."