MOTORUN ÜSTÜNDE ZAMANLA YARIŞIYOR, CANLARINI HİÇE SAYIYORLAR
KİMİ kargo, kimi evrak, kimi yemek taşıyor. Onlar günün her saati yollarda.
KİMİ kargo, kimi evrak, kimi yemek taşıyor. Onlar günün her saati yollarda. Mevsim yaz veya kış olsa da fark etmiyor. Günün her saati cadde ve sokaklarda gördüğümüz motorlu kurye ve yemek paketi servisçileri, verilen adrese ulaşma çabasıyla adeta zamanla yarışıyor. Çoğu zaman kendilerinin ve diğer sürücülerin canını tehlikeye atan motorlu kuryelerle, yemek paketi taşıyanlar mecbur kaldıkları için kural ihlali yaptıklarını söylüyorlar. Motosikletli Kuryeler Derneği Başkanı Mustafa Özdemir ise, yaptıkları işin tehlikeli meslek sınıfına alınması gerektiğini söyledi.
"İSTER İSTEMEZ TRAFİK AKIŞINDA MAKAS ATTIĞIMIZ OLUYOR"
İstanbul'da motorlu kuryelik yapan Cihan Yüzügüllü, sistemin yaşattığı mecburiyetten dolayı kural ihlalleri yapıldığını söylüyor. Yüzügüllü, "Verilen paketlerde yoğunluk olduğu zaman ister istemez trafik akışında makas attığımız oluyor. Emniyet şeridine de girip çıktığımız oluyor. Ama bir otomobil kadar emniyet şeridini ihlal etmiyoruz. Ya da trafiği tehlikeye atmıyoruz. Biz kendimizi kurtarabilecek şekilde hareketlerde bulunabiliyoruz ama trafikteki araçlar bizi fark etmeden, sinyalini vermeden direkt sola ve sağa dönüyor. Sabah aynı ofiste çalıştığım arkadaşım kendi şeridinde giderken, bir araba birden önüne kırmış. Düştü ve hastaneden yeni geldi. Tek yapılması gereken trafikteki araçların, motosikletlere biraz daha duyarlı olması" şeklinde konuştu.
"YAŞADIĞIMIZ KAZALAR OLDU, MÜŞTERİYİ MEMNUN ETMEYE ÇALIŞIYORUZ"
Hasan Ceylan da motorlu kurye çalışanı. 19 yıldır bu işi yapıyor. Bir paket içindeki telefonu, 25 dakika içinde sahibine teslim etmesi gerektiği, çalıştığı şirket tarafından kendisine bildirildi. Ceylan, Altunizade'den Mecidiyeköy'e hareket etmeden önce mesleğinin zorluklarını anlattı. Ceylan, amaçlarının müşteri memnuniyeti olduğunu belirterek "Telefonun teslimi için 1.5 saat vakit vardı. Şu an 25 dakika vakti kaldı. Onu yetiştirmeye çalışıyorum şu an. Arkadaşlarımdan çok kaza yapan oldu. Bizim de yaşadığımız ufak kazalar oldu ama müşteriyi memnun etmeye çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
"BİR MOTOSİKLETİN YAPMIŞ OLDUĞU HATA BÜTÜN CAMİAYA MÂL EDİLİYOR"
Motosikletli Kuryeler Derneği Başkanı Mustafa Özdemir, ise kargo ve evrak taşıyan kuryelerin, yemek paketi taşıyanlarla karıştırıldığını söyledi. Gün içinde sürekli hareket halinde olduklarını belirten Özdemir, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
"Motosikletli kuryelik günü birlik yapılan bir iş. 365 gün, 24 saat müşterinin sizi aradığı an hizmet vermekle yükümlü olduğunuz meslek grubu. Ben 25 yıldır bu işi yapıyorum. Biz İstanbul'u gün içinde bir baştan diğer başa dolaşan insanlarız. Şimdi insanlar sadece yaşadıkları ilçede, semtte, kaldırımda giden paket servisi elemanlarına göre bütün motosiklet camiasını yargılıyorlar. Yanlış olan bu. "Bir insan kötü" diye bütün insanlık kötü olmuyor. Bize uygulanan politika, bir motosikletin yapmış olduğu bir hata bütün camiaya mâl ediliyor. Bu yanlış."
"BİR AN ÖNCE TEHLİKELİ MESLEK SINIFINA ALINSIN"
Motorlu kuryelik mesleğinin tehlikeli meslek sınıfına alınması gerektiğini ifade eden Mustafa Özdemir, şöyle devam etti:
"Motosikletli kuryelik bu işten ekmek parası kazananların yaptığı bir meslek. 30 yıldır bu sektör var. Devlet nezdinde ilerlemiş bir tarafı yok. Biz bununla ilgili Çalışma Bakanlığı ile iletişim halindeyiz. Bir an önce tehlikeli meslek sınıfına alınsın. Gerekli şartlar düzeltilsin. Biz motosikletli kuryeler için mesleki yeterlilik belgesi çıkardık. Şu an bu belgenin bir hükmü yok. Tehlikeli meslek sınıfına girdiği zaman bu belge mecbur kılınıyor. Bir motosikletli, İstanbul şartlarında kurallara uyarsa ölür. Çünkü bugün motosikletlilere uygulanan hız sınırı 80, 100 arasında. Benim yanımdan hafriyat kamyonu 120 km hızla geçiyor. Rüzgarı beni savuruyor. Ben kendimi korumak için emniyet şeridine kaçıyorum. İşlerine geldiğinde "sen araç değilsin emniyet şeridine geç" , işlerine gelmediği zaman "motorlar niye emniyet şeridinde gidiyor?" diyorlar. İnsanların burada temel önceliği aciliyet falan değil, emniyette giderken bizim temel önceliğimiz kendi canımızı korumak. Sıkışık trafikte araçların arasında gitmek daha tehlikeli. Ben emniyetli gitmek için oradan gidiyorum. Trafikte en duyarlı sürücüler motosiklet sürücüleridir."
KAZA YAPAN MOTORLU KURYE ÇALIŞANI DEĞNEK YARDIMIYLA YÜRÜYOR
Motorlu kuryelik yapan Çetin Göksu, 1 Nisan günü bir başka aracın ters yöne girmesi nedeniyle kaza yaptı. Göksu, o günden beri koltuk değnekleriyle yürüyor ve çalışamıyor. "9 ay oldu, 6 ay daha çekeceğim" diyen Çetin Göksu, "İkinci bir ameliyat oldum. Düzelecek miyim, düzelmeyecek miyim belli değil. Karşı taraf beni ne aradı ne sordu. Daha ne zamana kadar bu şekilde bastonlarla gezip, çalışacağız? Pizzacılar yüzünden biz çok çekiyoruz. Ben 27 senedir motor kullanıyorum ve ilk defa bir kaza yaptım. O da hiçbir hatam olmadığı halde yaşandı" diye konuştu.
"MECBUR KALDIĞIMIZ İÇİN YAN YOLLAR VE KALDIRIMLARDAN GİDİYORUZ"
Kargo ve evrak taşıyan motorlu kuryeler, kaldırımı daha çok yemek paketi taşıyan motosikletlilerin kullandığını ifade ediyor. Üsküdar'da bulunan bir yemek firmasında çalışan Müjdat Şakınay, gelen siparişler üzerine yola çıkıyor ev ve iş yerlerine paket yemek servisi götürüyor. Şakınay mecbur kaldıkları için kaldırımlardan gittiklerini ifade ederek, "Biz keyfimizden gitmiyoruz. Müşteri bana "nerede kaldın" diye soruyor. Yalan söylemenin bir anlamı yok. Yan yollardan, kaldırımlardan gidiyoruz. Mecbur kaldığımızdan dolayı böyle gidiyoruz. Biz de sakin bir şekilde gitmeyi isteriz. Herkesin kurallara uymasını isteriz. Mecburiyetten gidiyoruz buralardan. Geç kaldığımızda yemek siparişini iptal ediyorlar. Ben kendiliğimden geç kalmıyorum ki. Buraya geldiğimde de sipariş iptal edildiği için sıkıntı oluyor" şeklinde konuştu.
(FOTOĞRAF)
Kaynak: DHA
HABERE YORUM KAT