İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bağlı kuruluşlarından İSKİ, 1 Kasım tarihi itibari ile yüzde 41,7 mevcut su hacmi bulunan barajlar ve ilave kaynaklar sayesinde kentin ihtiyacı olan su rezervine sahip olduğunu açıkladı. İstanbul’un su kaynakları hakkında değerlendirmelerde bulunan İSKİ Genel Müdür Yardımcısı Selami Taşer, altı aylık yağışlı döneme girildiğini anımsatarak, “Yaptığımız hesaplamalara göre kış aylarına yüzde 40’lı değerlerle girmek İstanbul için optimum seviyelerdir. Bugün de bu değerlerdeyiz. Diğer yandan, bizim barajlar dışında içme suyu edindiğimiz Melen ve Yeşilçay gibi kaynaklarımız var. Önümüzde bizi bekleyen yağışlı bir dönem bulunuyor. Mevsim normallerinde geçeceğini öngördüğümüz dönemle birlikte, su kaynaklarımız yeniden takviye olacak ve su sıkıntısı yaşamayacağız” dedi.

 “İÇME SUYUNU ÜÇ FARKLI YÖNTEMLE SAĞLIYORUZ”

İstanbul’un su kaynakları hakkında bilgilendirmede bulunan Taşer, barajlarda 361 milyon metreküp su hacmi bulunduğunu ve kente günde ortalama 2,9 milyon su temin ettiklerini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:

“İstanbul’a içme suyu sağlamak için üç farklı kaynaktan yararlanıyoruz. Suyun büyük bir kısmını baraj ve göllerimizden karşılıyoruz. İkinci olarak, Melen ve Yeşilçay regülatörlerimiz var. Buralardan günde bir milyon metreküpe yakın su temin ediyoruz. Bir yıl boyunca her gün bu imkana sahibiz. Üçüncü kaynağımız ise, derin sondaj kuyularımız ve küçük sulama göletlerimizdir. Buralardan da su temin ediyoruz. Dolayısıyla, barajların mevcut su hacmini günlük kullanıma bölerek geri sayım saati başlatmak doğru bir yaklaşım olmaz ve insanlarımızı yanlış yönlendirir.”

“MELEN BARAJI BİTTİĞİNDE SU HACMİ İKİ KATINA ÇIKACAK”

Taşer, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Ekim’de incelemelerde bulunduğu Melen Barajı projesiyle ilgili de bilgi verdi. Mevcut haliyle regülatörlerle, günlük bir milyon metreküpe yakın su temin edinen Melen’den, projenin aktif hale geçmesiyle birlikte, İstanbul’un toplam 2 milyar metreküplük su hacmine sahip olacağını açıkladı.

“ALTYAPIMIZI DEPREME DAYANIKLI HALE GETİRDİK”

Silivri açıklarında 26 Eylül’de gerçekleşen depremi anımsatan Taşer içme suyu temini ve barajların durumu ile ilgili şöyle konuştu:

 “1999 depreminin ardından bütün alt yapımızı yeniledik. Tesislerimizin ve barajlarımızın tamamını depreme dayanıklı hale getirdik. Depremde ne ile karşılaşabiliriz diye senaryolarımız oluşturduk ve ekiplerimizi organize ettik. Umalım ki, ne kentimiz ne de insanımız böyle bir afete hazırlıksız yakalanmasın.”