HENDEK PATLAMASINDA KARDEŞİNİ KAYBEDEN HATUN TEPEÇINAR: HERKESİ BASTIRMAYA ÇALIŞIYORLAR, GARİBAN İŞÇİLERİ CAHİL OLARAK GÖRÜYORLAR AMA DEĞİLLER

Sakarya'nın Hendek ilçesinde 7 işçinin öldüğü, 128 kişinin de yaralandığı havai fişek patlamasında kardeşi Sebahattin Tepeçınar'ı kaybeden Hatun Tepeçınar, fabrika sahibi Yaşar Çoşkun’un...

Sakarya'nın Hendek ilçesinde 7 işçinin öldüğü, 128 kişinin de yaralandığı havai fişek patlamasında kardeşi Sebahattin Tepeçınar'ı kaybeden Hatun Tepeçınar, fabrika sahibi Yaşar Çoşkun’un yaptığı“İşçiler elini vicdanına koysun, dikkatli olsun” savunmasına, "Bu bir açık tehdittir. Resmen herkesi bastırmaya çalışıyorlar. İnsanlara tek tek gidip sıkıştırdılar, biz uyumuyoruz. Avukatlar gibi çalışıyoruz, gariban işçileri cahil olarak görüyorlar ama değiller" diyerek tepki gösterdi.

Hendek'teki patlamada yaşamını yitiren işçilerden Sebahattin Tepeçınar'ın ablası Hatun Tepeçınar, ANKA'ya yaptığı açıklamada, Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'nın bugünkü duruşmada yaptığı savunmaya, "Yaşar Çoşkun kendini kurtarma derdine girmiş. Ama bu sefer kurtulamayacak. 7 tane can gitti, yaralılar, sakat kalanlar var. Onların vebalini nasıl ödeyecek?" diye konuştu.

Hatun Tepeçınar, Yaşar Çoşkun'un savunmasında dile getirdiği "En çok mağdur olan benim, işimizi kaybettik, 8,5 aydır içerideyim, özgürlüğüm yok" sözlerini eleştirirken şunları söyledi:

"OYUNCAK FABRİKASINA KİM SABOTAJ YAPIYORMUŞ? ÇOCUKLAR BİLE GÜLER"

Hatun Tepeçınar, şöyle konuştu:

"Yaşar Çoşkun meğerse bir melekmiş bizim haberimiz yokmuş. Oyuncak fabrikasına kim sabotaj yapıyormuş? Çocuklar bile güler dediği lafa…Daha önce kimse yaralanmamış… Benim kardeşim ölümüne kadar üç kez yaralandı. Bir sefer kulaklarının zarı patladı, bir sefer yüzü yandı, bir seferde patlama ile uzaklara fırladı insanlar, öldü diye yanına yaklaşamadılar. Yaşar Çoşkun kendini kurtarma derdine girmiş. Ama bu sefer kurtulamayacak. 7 tane can gitti, yaralılar, sakat kalanlar var. Onların vebalini nasıl ödeyecek? Adalet yerini bulsun diye elimizden geleni yapacağız. Burada avukatlarımız müdahale etti, ‘İşçiler elini vicdanına koysun, dikkatli olsun’ dedi. Bu bir açık tehdittir. Resmen herkesi bastırmaya çalışıyorlar. İnsanlara tek tek gidip sıkıştırdılar, biz uyumuyoruz. Avukatlar gibi çalışıyoruz, gariban işçileri cahil olarak görüyorlar ama değiller.

"SADAKA VERESİM GELDİ"

Mağdurmuş, çok üzüldüm. Sadaka veresim geldi. İşçilere yardım etmek istiyormuş, işçiler işsiz kalmış…Bir de ölenlere baş sağlığı diliyor, 9 ay sonra mı dileniyor baş sağlığı? 45 gün sonra yanımıza geldiler anlaşmak amacıyla geldiler. Onların baş sağlığını kabul etmiyorum, gereken cezayı bunlara verdirtene kadar çalışacağız, bu yola baş koyduk."