GÜNDÜZ SEYRANLIK, GECE GERDANLIK TARİHİ KENT MARDİN
Mardin gezisine bazı insalar Diyarbakır’dan başlamaktadırlar
Mardin gezisine bazı insalar Diyarbakır’dan başlamaktadırlar. Uçaktan inip, Diyarbakır’ın ünlü kahvaltı yeri olan Hasan Paşa Hanında kahvaltı yapabilirsiniz. Eğer yöresel şeyleri seviyorsanız kesinlikle bu lezzetleri tatmanız tavsiye edilir.
Daha sonra hemen yakının da Ulu Cami’yi ziyaret edebilirsiniz.Genel olarak yağmur yağması durumu için fotoğraf için çok şahane bir manzara olmaktadır.
Hemen yakınında ‘Yaş 35 ve Haydi Abbas’ şiirlerinin yazarı Cahit Sıtkı Tarancı’nın doğduğu eve geçebilirsiniz. Burası müze şeklinde dizayn edilmiş, taş plakların olduğu, odaları dört mevsim şeklinde yapılmıştır.
Burayı da ziyaretten sonra on gözlü köprüye geçebilirsiniz. Yöre halkı dilekler dileyeyip köprüden olması isteği şeyleri köprüden aşağı atarmış.
Oradan taşın dile geldiği topraklara Mardin’e yol alabilirsiniz. Ama yol üzerinde Hasan Keyfe uğrayıp kısa bir mola verebilirsiniz. Buranın acı hikayesi belli bir zaman içinde sular altında kalacak olması ve yöre halkının bütün geçmişinin yok olacağı için memnun olmamasıdır.
Biraz yolculuktan sonra Mardin Midyat’a ulaşabilir ve tarihi kent bütün güzelliği ile sizi karşılamasını izleyebilirsiniz.İlk durağınız Sıla dizisinin çekildiği Konuk Evini ziyaret edebilirsiniz. Hemen yanın da bulunan Mardin de meşhur olan Telkari ( Gümüş Tel İşçiliği) yapılan dükkanları gezebilirsiniz.
Daha sonra eski Mardin’e doğru yol alacaksınız. Burada ilk durağınız Kasımı’ye Medresi olacaktır.
Artuklu sanatının tüm inceliklerini taşıyan taş işçiliğinin ustalıkla sergilendiği Medrese ile birlikte Selsebil adı verilen çeşmeyide görmüş olduk.
Daha sonra Mardin’in meşhur sokaklarını keşife çıkabilir ve orada tarihi o kadar içerisin de barındırıyor ki hayran kalmamak elde değildir. Burada kesinlikle tavsiye edeceğim kahve içmeniz ve madem yemeniz ikisi de çok lezzetli. Sonra ki durağımız Ulu Cami olacaktır.
Sonra Mardin’in Savur ilçesini ziyaret edebilir burada Berivan dizisinin çekildiği konağa gittik her şey çok orijinal şekilde korunmuş olacağını anlayacaksınız.
Mardin anlatmakla bitmeyen bir şehrimiz ama sizi en çok etkileyen yeri Mor Gabriel Manastırı olacaktır ve gerek yapısı gerek tarihi korunuşu o kadar güzel ki kendisine hayran bırakmaktadır.
Özet olarak Mardin de tarihi bol bol yaşayın şarapların tadına bakın, kahve için ve badem yiyin bütün bunları yaparken tarihe tanıklık etmiş olacaksınız.
HABERE YORUM KAT