Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Artık parlamenter demokrasi bizim için mazi oldu, millet için de mazi oldu” dedi. Anayasa çalışmasının diğer siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları ile paylaşılacağını anlatan Erdoğan'ın; "Diğer siyasi partiler kabul eder, etmez ayrı mesele. Ondan sonra da milletimizle paylaşacağız" demesi dikkati çekti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü'nde TRT Haber ve TRT 1 ortak yayınında soruları yanıtladı. Erdoğan, cuma günü Zonguldak'ta petrol ve doğalgaz arama çalışmalarına ilişkin müjde vereceğini bildirdi.

Erdoğan, özetle şunları söyledi.  

MASKEDEN KURTULMAK MÜMKÜN: 1.5 metreye dikkat edildiği zaman maskeden kurtulmak mümkün. Bakanımız açıklamayı yapacak, "sosyal mesafeye dikkat edildiği taktirde maskeyi çıkarabiliriz.'

ÜÇ AŞIMI OLDUM: Yoğun bir şekilde aşımız geliyor. Bu aşıların gelişi ile birlikte de 50-55 yaşüstüne de aşıyı yoğun bir şekilde yapmaya başlayacağız. Ciddi manada bir korunma sürecini tıbben de almış olacağız. Ben üç aşımı oldum, ama üç aşıdan sonra bir de antikor ne noktada yükseldi mi yükselmedi mi bununla ilgili de adımı attım. Hamdolsun 2.160'ı yakaladım.

ANAYASA ÇALIŞMAMIZ 128 MADDE: (Yeni Anayasa çalışması) 128 madde üzerinde çalışmamızı yapacağız. Çıkarılması gereken, ilave edilmesi gereken ne gibi maddeler vardır konuşacağız. Tamam dediğimiz anda takdim edeceğiz.

DAĞDAKİ PKK İLE Mİ ANAYASA YAPACAKSIN: Millet İttifakı neyi neyle yapacak, kimi kimle bir araya getirecek, hazırlayacakları bir anayasa metni nasıl ortaya çıkacak düşündürücüdür. Hazırlıklarında; yerlilik, millik olmayacak. Dağdaki PKK ile mi milli anayasa yapacaksınız. PKK'nın uzantıları ile mi anayasa metni hazırlayacaksın. Çözüm süreci yaptığımız zaman bunların uzantıları ile de bir arada olduk. Nerede, nasıl milletin derdi ile dertlenmek gibi adımları var ya da yok, gördük. Bunların çalışmasından rahatsız değiliz.

PARLAMENTER DEMOKRASİ MAZİ OLDU: Parlamenter demokrasi dendiği zaman, artık bizim için mazi oldu, bu millet için de mazi oldu. İstikrarı olmayan, sürekli olarak koalisyonlarla iç içe, zararda olan dönemleri yaşadık.

TÜRKİYE ÇOK PARTİLİ SİSTEMDEN HUZUR BULAMIYOR: Bizim oy oranımız sürekli artıyordu. Şu andaki sistem yoktu, yine açık ara biz öndeydik. Şimdi ise olay çok daha farklı bir sürece gidiyor, dendi ki "Türkiye çok partili sistemden huzur bulamıyor. Netice de alamıyor', bunları yaşadık mı yaşadık. Koalisyonlar dönemine dönmeyi milletimiz asla istemiyor, kurtulduk bundan diyor, tekrar bizim başımızı belaya sokmayın.

PARLAMENTER DEMOKRASİ SİSTEMİNİ GERİDE BIRAKTIK: Parlamenter demokrasi sistemini geride bıraktık, onlar denendi. Denenmiş, denenmez. Yeni bir şeyler söylemenin hesabı içinde, gayreti içindeyiz.

MERKEZ BANKASI'NIN PARASININ NEREYE GİTTİĞİ SORULUR MU: '128 milyar dolar nereye gitti', Merkez Bankası'nın parasının nereye gittiği sorulur mu? Bunlar ne hesaptan, ne kitaptan anlar. Depremler, felaketler. Bu harcamaları nereden yaptınız diye soran oldu mu? Maalesef sorma hakkını kendilerinde bulabiliyorlar.

TÜRKİYE ALTYAPISI ÇÜRÜK OLAN BİR ÜLKE: Türkiye altyapısıçürük olan bir ülke konumunda. Altyapıya çok önem veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz ki özgüvenle hayatımızı sürdürebilelim.

DİĞER PARTİLER KABUL EDER ETMEZ AYRI MESELE: Biz şimdi yeni anayasa çalışmamızı neticelendirip, aynışekilde Bahçeli'ye takdim edeceğiz. Birlikte yapacağımız çalışma ile onun tüm ülkemizdeki diğer siyasi partiler ve STK'larla paylaşacağız. Diğer siyasi partiler kabul eder, etmez ayrı mesele. Ondan sonra da milletimizle paylaşacağız, milletimizle paylaşmak suretiyle en ideale ulaşma gayreti içinde olacağız. Tecrübemiz var, yola devam edeceğiz.

BİDEN İLE GÖRÜŞME TRAFİĞİMİZ KOLAY OLMADI: Biden ile görüşme, buluşma trafiğimiz o kadar rahat olmadı. NATO Zirvesi'nde bir araya geleceğiz. Gerilimin sebebi ne? Sözde Ermeni soykırımı. Artık bıktık. Senin bütün işin bitti de Ermenilerin avukatlığına sen mi soyunuyorsun. Tarihçiler, hukukçular çalışsın. Senden öncekiler o ifadeyi kullanmadı. Biz buna üzülüyoruz.

BİZ BİR KASABA DEVLETİ DEĞİLİZ: Biz bunlara alıştık. Biz bir kasaba devleti değiliz. Türkiye Cumhuriyeti Devletini bu şekilde köşeye sıkıştıranlar, kaybederler. NATO'nun ilk devletinden biri olacağız. Avrupa'daki güçlü görünen devletlerden hiçbirisi, NATO görevlerini bizim gibi yerine getirmemiştir. Artık yeni bir Türkiye var. 

TERÖRİSTLERE PETROL KUYULARINI KULLANMA İMKANI VERDİLER: İki konu var ki çok önemli. FETÖ ve YPG ile mücadele. YPG - PKK ilişkilerini belgelerle önlerine koyduk. Kamışlı'nın dili olsa da konuşsa. Bütün petrol kuyularının olduğu yerlerde, teröristlere petrol kuyularını kullanma imkanı da verdiler. Sonra da "kaliteli petrol değil" dediler. Pentagon açıklama yaptı, 850 milyon dolar mı ne, YPG'ye ayrılan para. Daha ne söyleyeyim. Biden döneminde de terör örgütüne destekler devam ediyor, devam edecek.

KIBRIS'I BİLEN TEK LİDER BENİM: (NATO zirvesinde ne mesaj vereceksiniz) Türkiye'nin içinde olmadığı bir NATO güçlü değildir. Türkiye'nin kendini koruma hakkı yok mu? İkide bir karşımıza Doğu Akdeniz'i, Kıbrıs'ı getiriyorsunuz. Kıbrıs'ı, AB ülkeleri içinde hiçbirisi Kıbrıs ile ilgili ayrışma sürecini bilmez. Utanmadan sıkılmadan Kıbrıs'ın etrafındaki bütün yataklarla ilgili hakkımız var mı yok mu, onda bile kalkıp ‘buraları boşaltın’ diyecekler.

NATO'NUN HESABA ÇEKMESİ GEREKİR: Macron ne diyor, NATO'nun beyin ölümünden bahsediyorlar. NATO'nun üyesi olan bir ülkenin başındaki kişi beyin ölümü gerçekleşti diyorsa, NATO'nun bunu hesaba çekmesi gerekir. Libya ve Suriye'de kimlerle iş tuttuğunu biliyoruz.

MISIR İLE YENİDEN BU SÜRECİ BAŞLATMAKTA KARARLIYIZ: Mısır bizim için dünün ülkesi değil. Türkiye ve Mısır halklarının gönül ve kader birlikteliği var. İstihbarat birimlerimiz, Dışişleri mensupları arasında başlayan görüşmeler, genişleyerek devam etti, devam ediyor. Bu konuda bakanlarımızın görüşmeleri konusunda herhangi bir sıkıntımız söz konusu değil. Yeniden bu süreci başlatmakta da kararlıyız.

MAHMUR KANDİL'İN KULUÇKA YUVASIDIR: Kandil bataklığının terör mikrobunu bir daha yaymayacağını görecekler. Biz Mahmur meselesini de en az Kandil kadar artık önemsiyoruz. Mahmur, Kandil'in kuluçka yuvasıdır. Kuluçka yuvasışehir merkezinde palazlanıyor. Bunun üzerine gitmeyecek olursak, kuluçka yuvası sürekli üretmeye devam edecek. BM'ye ‘gel temizle’ dersin, temizlemediğin taktirde BM üyesi olarak biz temizleriz. Artık nereye kadar sabredeceğiz.

BUNLAR KALIBININ ADAMI DEĞİL: (Büyüme rakamları) Bir iki medya grubu, çok çok çirkin yakıştırmalar yapıyorlar. Hani derler ya, "vatandaşın cebine giren ne oldu." Siyasetin içinde olmasam buna verilecek cevap çok da….  Bunlar kalıbının adamı değil. Avrupa'nın en hızlı büyüyen ülkesi biz olduk. 

FAİZLERİ DÜŞÜRMEMİZ ŞART: Bugün Merkez Bankası başkanımla görüştüm. Faizleri düşürmemiz şart. Faiz yükünü biz yatırımların üzerinden kaldırırsak, maliyetlerin üzerinden kaldırırsak, ondan sonra maliyet enflasyonunu tetikleyen faiz olduğu için orada da bir rahatlama dönemine girmiş olacağız. Bütün mesele maliyet enflasyonundan faiz yükünü kaldırmaktır.

İSTANBUL BELEDİYESİ'NİN ELİNE BIRAKAMAYIZ: (Marmara Denizi'nde müsilaj sorunu) Bu konuda bizim de yapmamız gereken işler var, ama Marmara'ya kıyı belediyelerinin yapması gereken çok önemli işler var. Başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi, paslaşarak yapacağımız işler olabilir. Suyun kendi nevi şahsından da kaynaklanan, atıkların kıyılara attığı… Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bazıçalışmaları devam ediyor. Bunu çözeceğiz, başka çaresi yok. İstanbul Belediyesi'nin eline bırakamayız. Ülkemizin sorununu şu belediyenin, bu belediyenin sorunu diyemeyiz. İmkanları yetmeyebilir. Ama biz bu işi eninde sonunda halledeceğiz.

KANAL İSTANBUL’A BAĞIMSIZLIĞIMIZIN TESİS EDİLECEĞİ PROJE OLARAK BAKIYORUZ: Süreç, 11-12 yıldır ilerliyor. Şu andaki zat bu işleri kavramamış. İstanbul'un deli divanesi olmadan bu işleri çözemezsin. Kanal İstanbul projesine bağımsızlığımızın, egemenliğimizin tesis edileceği stratejik bir proje olarak bakıyoruz. Haziran ayının sonunda ilk köprünün temellerini atıyoruz. Daha fazla bekleyemeyiz. Kanal’ın her iki tarafında 250’şer bin, 300, 500; devasa şehir, şehir içinde şehir oluşacak.

KANAL İSTANBUL İÇİN YAP-İŞLET DEVRET SİNYALİ: Sorsanıza bunlara, sizin karanlık da olsa bir eseriniz var mı? Bu yapılan eserler; bir, konutlardan geri dönüşüm olmak üzere imkan sağlanır. Müteahhitlik firmalarına, ihaleye girecek olan firmalar, belki de ‘biz buradan bu konutlardan elde edeceğimiz gelirlerle buranın yapımınıüstleneceğiz.’ Biz kaynakların çeşitlendirilmesinden yanayız. Yap-işlet-devret… En önemli sırrı, kaynakların çeşitlendirilmesi suretiyle, yatırımı yapacaksın. Bunların kafası bu işe çalışmaz. Yaptıkları bir eser yok. Yaptığımız zaman çılgına dönecekler.

HAYVAN HAKLARI YASASI’NI ‘HIZLANDIRALIM’: (Hayvana hakları yasasıçalışmaları) Bu yasa ile ilgili olarak arkadaşlarımızın yoğun çalışması oldu. Şu anda da iş Meclisimizde. Adeta kanunlaşma aşamasında yürüyor. Zaman zaman TV ekranlarında da öyle sahneler görünüyor ki, insan yıkıma uğruyor. Geçen hafta MKYK’da görüştük, dedik ‘hızlandıralım.’ İnşallah başaracağız."

Kaynak: