CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN “CHP BİLGİ VE İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ ZİRVESİ”NDE YAPTIĞI KONUŞMA (27 OCAK 2018)
CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN “CHP BİLGİ VE İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ ZİRVESİ”NDE YAPTIĞI KONUŞMA (27 OCAK 2018)
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, CHP Bilgi ve İletişim Teknolojileri Zirvesi’nde yaptığı konuşma özetle şöyle;
ByLock kullanımı dolayısıyla binlerce kişi hapse atılırken, biz Ekim 2016’da "ByLock kullanımında manipülasyon olabileceğini" bir raporla Başbakanlığa bildirdik”
"Geleceği iyi düşünmek zorundayız. Gelecekte Türkiye, dünya liginde nerede yer alacak?"
"Eğer biz eğitim sistemimizi yenilemezsek, çağa uydurmazsak, sorgulayan, analitik bir yapıya kavuşturmazsak geleceğimiz pek de parlak değil. Aklın üstünlüğünü, bilginin üstünlüğünü toplumun her kesiminin kabul etmesi lazım. Akıl dünyanın artık en stratejik ürünüdür. İnsanoğlunun doğasından gelen bir merak duygusu vardır, hayatı sorgular. Hiç kimse unutmasın, Amerikalıların Mars’a gönderdiği aracın adı da merak. Eğer bir eğitim sistemi, merak dediğimiz duyguyu güçlendirirse, toplum ilerler. Eğer bir siyasetçi çıkıp bir alanda çıkıp konuşma yaparken, ’biz Müslüman bir ülkeyiz, bizim mucit yetiştirmemiz mümkün değildir’ diyorsa o toplumu geriye götürmekle görevlendirilmiş demektir. İslamiyet’in ilk dönemlerinde bilim insanlarını görürsünüz, Müslüman bilim adamları Ortaçağ karanlığını yırtmıştır."
Eğitimin amacı siyasal bir partiye militan yetiştirmek değil, Türkiye’yi ileriye taşımaktır.
"Şuna artık Türkiye’yi yönetenlerin ve yönetme iddiasında olanların karar vermesi lazım, biz yüksek teknoloji ürünleri ürütecek miyiz, yoksa tüketecek miyiz? ’Biz katma değeri yüksek ürünleri üreteceğiz’ diyorsanız, dünyanın saygın ülkelerinden biri oluruz."
- "Türkiye, Güney Kore’den önce otomobil üreten ülkedir"
"Buyurun şimdi bakalım. Güney Kore’nin dünya çapında en az 3 otomobil markası var, bizim bir tane bile yok. Her vatandaşın oturup düşünmesi lazım. Bizim ne eksiğimiz var?"
"Biz kendi çocuklarımızı denek olarak kullandık, oysa eğitim milli olmak zorundadır."
"Eğer düşünceyi kısıtlarsanız hiçbir üniversite bilgi üretmez. Eğer bizim yetişmiş insan gücümüz geleceği Türkiye’de değil de başka ülkelerde arıyorsa bu demokrasimizin ayıbıdır. Bir bilim insanı düşünmeyecek de ne yapacak? Üniversiteleri Ortaçağ üniversitelerine dönüştürdüler. Bunlara üniversite denmez, üniversitelerin özelliği her türlü düşüncenin özgürce tartışıldığı yerlerdir. İnsanoğlu tekerleği 3 milyon yılda buluyor, bugün her saniyede birden fazla buluş var. Dolayısıyla çok hızlı, kararlı ve tutarlı adımlar atmak zorundayız. Tren kaçarsa yakalayamazsınız."
- "UYARAN PARTİ KİM? CHP"
"Çok önceden. Bu ne anlama geliyor? Şu anlama geliyor, teknolojiyi çok iyi kullanan CHP, manipülasyonlar yoluyla masum insanların da mahkum edilebileceğini saptadı ve sorumluluk gereği bunu Başbakanlığa bildirdi. Ama bizim raporu hiç dikkate almadılar. 2017’de geldiğimiz nokta, binlerce kişi boşu boşuna mahkum edildi ve hapse atıldı. Uyaran parti kim? CHP. Raporlayan parti kim? CHP. Başbakanlığa bildiren kim? CHP. Uyuyan kim? Başbakanlık. Masum insanları hapse atan kim? Mevcut hükümet ve yargı. Korkuya teslim olan yargı. Manipülasyon yapılabileceğini söyleyen hakimler sürüldü. Oysa biz, çok önceden bunu Başbakanlığa bildirdik."
- "HİNDİSTAN’I İNCELEDİK"
Ülke olarak çocuklarımıza hayatı sorgulamayı da öğretmek zorundayız.
Yazılım konusunda Hindistan’ın bir numara, gelen raporda ülkenin, okul öncesi eğitimden başlayarak matematiği oyun içinde çocuklara öğretiyorlar.
"Bu kadar gencimiz var, neden hala bu kadar gerideyiz? Dünyayı sorgulayacak çocuklarımız. Dünyayı sorgulamazsanız yeni keşifler yapamazsınız. Üstün yetenekli çocuklar, eğitim yoluyla köreltiliyor, oysa eğitimin tam tersine olması lazım. Bilgiyi ve teknolojiyi iyi öğrenmeliyiz. Devletlerin doğuşuna ve batışına da iyi bakmalıyız. Osmanlı bilimi ve bilgiyi reddettikten sonra çöküş sürecine girmiştir. Dumlupınar’da bir müzemiz var, o müzede Dumlupınar Savaşı’nda kullanılan silahlar sergileniyor. Almanların, Rusların, İngilizlerin silahları, ürettiğimiz tek bir silah yok. Milli mücadeleyi hangi şartlarda verdiğimizin açık örneğidir. Siz delikli demiri icat edemiyorsanız, mertlikten bahsedemezsiniz. Sihirli anahtar, bilgi artı üretimdir. İktidar olanlar, hala bunun farkında değildir."
"Hangi partiden olursa olsun bizim sorumluluklarımız var. Eğer bilgi dediğimiz bir olguyu görmezden gelirsek, Türkiye geriye doğru gidecektir. Eğer Türkiye’yi geleceğe taşıyacaksak vatandaş olarak her birimizin tek tek sorumluluğu var. Her vatandaş düşünerek sandığa gitmelidir. Türkiye’nin geleceğini, demokrasiyi, çocuğunu düşünerek sandığa gitmelidir ve oyunu öyle kullanmalıdır."
Kaynak: chp.org.tr