İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, sırasıyla Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Olcayto ve yönetim kurulu üyelerini ile Mimarlık Vakfı Başkanı ünlü sanatçı Nejat Yavaşoğulları’nı Saraçhane’deki makam odasında ayrı ayrı kabul etti. TGC Başkanı Olcayto, İBB Başkanlığı’nı aynı yıl içinde ikinci kez kazanan İmamoğlu’nu tebrik etti. Olcayto, “Büyük ama değerli yük aldınız. Başarı diliyoruz” dedi. TGC yönetimine ziyaretlerinden dolayı teşekkür eden İmamoğlu, “Herkes bir ucundan tutarsa, yük kalmaz. İstanbul, kişisel egolara teslim edilecek bir yer değil. Bununla ilgili tedbirleri alıp yürürsek en önemli reformu yapmış oluruz. İstanbul’un böyle bir insan potansiyeli var. Biz, köprüleri kurarsak sorun giderilir. Kaynak sorunu da böyle giderilir. Tasarruf ve israf sözcükleri çok doğru. Bu ilkeyle yürüdüğümüzde de çözüme ulaşırız. Prensiplerimize güveniyoruz. İstanbul, mağdur ediliyor. Buraya bir yaşam felsefesi oturtmalıyız” dedi. İmamoğlu’na mesleki sorunlarından söz eden TGC yönetimi, İBB Başkanı’ndan, “Medya, ülkedeki en mağdur alanlardan biri. Düzeltilmesi için bize sunulacak stratejileriniz, politikalarınız olursa sağlıklı adım atmamıza neden olur. Kendi alanımızda öncü olmak isteriz. Mesleğinize, özgürlüğünüze, ortamlarınıza çok samimi yaklaşırız” karşılığını aldı.

İMAMOĞLU’NDAN YAVAŞOĞULLARI’NA: “SANATÇI KİŞİLİĞİNİZ VE VAKIF SİZE FARKLI BİR BOYUT KATMIŞ”
TGC heyetinin ardından Mimarlık Vakfı Başkanı ve Bulutsuzluk Özlemi grubunun solisti ünlü sanatçı Nejat Yavaşoğulları ile vakıf yöneticisi Ali Rüzgar, İmamoğlu’nun misafiri oldu. İmamoğlu, ziyaretinden dolayı teşekkür ettiği Yavaşoğulları’na, “Mimar olduğunuzu biliyordum ama vakıf başkanlığı yaptığınızı bilmiyordum. Sanatçı kişiliğiniz ve vakıf size farklı bir boyut katmış. Öncelikle hoş geldiniz. İsmiyle ve oluşumuyla güzel bir vakıf” dedi. 2 yıldır vakıf başkanlığı yaptığını belirten Yavaşoğulları ise, “Vakfımız, duayen mimarlarımızdan kurulmuş olup, mimarlar odasının içinden doğan bir vakıf. Bizim türdeki birçok vakıfta olduğu gibi, mali olarak sıkıntılarla hep uğraşıyoruz. Ona rağmen mimar sanatının etik değerlerinden uzaklaşmaması için, kentimizin daha iyi olacak fikirlere yardımcı olacak ileri sürmek, bu konuda toplantılarımızı gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Tabii ki siz de çok zor bir göreve başladınız halkımızın katkısıyla. Biz de elimizden gelen katkıyı hem konserlerimizde meydanlar da verdik hem çalışmalarımızda destek oldu. Hepimizin sorunu, sizin yaşatılabilir bir kent haline getirmeniz burayı. Bu kentte yaşayan insanların da bu sayede daha güzel bir hayat geçirmelerinin mümkün olduğunu göstermek. Hepimiz için güzel günlere, mutlu günlere giriş için gerekli olan şeyler. Bize düşen görev neyse biz de onu yerine getirmeye çalışırız. Size de başarılar diliyoruz, işiniz de zor ama yanınızda olduğumuzu bilmenizi istiyoruz” diye konuştu.

YAVAŞOĞULLARI: “KENTİMİZİ TANIYAMAZ HALE GELDİK”
Yavaşoğulları, İmamoğlu’nun İstanbul’da deniz festivalleri düzenleneceğine yönelik sözlerinden memnuniyet duyduğunu belirterek, “O sözünüz, benim aklıma hemen çocukluğumu getirdi. Ben de bir denizci çocuğuyum. Babam, dedem Anadolu hisarında balıkçıydı. Biz, eskiden deniz motorlarımızla 1 Temmuz Kabotaj Bayramı’nda Kalamış’a giderdik. İskelelere motorlar yanaşırdı. Biz gidip orada çeşmeden su doldururduk. Gemiler parkur yapardı. Yarışlar olurdu. Bir anda yok oldu oralar. Marinalar oldu. Kentimizi tanıyamaz hale geldik. Ve İstanbul’un gerçekten deniz ve deniz şenlikleriyle tekrar tanışması lazım” ifadelerini kullandı.