BABACAN'DAN NACİ AĞBAL İDDİASI: "AĞBAL 130 MİLYAR DOLARI SORDUĞU İÇİN Mİ GÖREVDEN ALINDI"
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan "Bir rivayet vardır ki; bu ayrılan Merkez Bankası Başkanımız, gece görevden alınan demiş ki; ‘Şuna bir bakın ne oldu’ diye....
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan "Bir rivayet vardır ki; bu ayrılan Merkez Bankası Başkanımız, gece görevden alınan demiş ki; ‘Şuna bir bakın ne oldu’ diye. Devlet geleneğinden gelen, devletin sahip olduğu her şeyin aslında millete ait olduğunu bilen değerli bürokratlarımızda bu kaygı vardır hep. "Bu 130 milyar dolar yok, ama nereye gitmiş" diye. Ve bununla ilgili yapılan bir çalışma neticesinde de bu kararın alınması ile ilgili bir rivayet var. Doğru yanlış bilmeyiz. Ama doğruysa da ben şaşırmam” diye konuştu.
Babacan, bugün Aksaray’da Merkez İlçe Kongresinde konuştu. Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal'ın görevden alınmasını ve ekonomik tabloyu değerlendiren Babacan, şunları söyledi:
BÜROKRATLARI UYKUSUZ BIRAKTINIZ: Taraflı cumhurbaşkanlığı sistemine geçtiğimizden beri dördüncü Merkez Bankası Başkanı. Normalde biliyorsunuz, görev süresi beş yıldı. Daha sonra dört yıla indirdiler. Daha koltuğa oturan başını kaldıramadan hemen başı götürülüyor. Şimdi böyle bir ortamda çalışan insanlardan, bürokrasinin psikolojisini bir düşünün. Ülkenin ekonomisini, korkusuzca tarafsızca bağımsızca yönetmelerini artık bunlardan bekleyebilir misiniz mümkün değil. Sürekli bu gece başıma bir iş gelir mi? Artık gece 12:00’da da bürokratlar yatamıyor. Gece bir, iki, üç… Çünkü Resmi Gazete’ye bakacak ya, uykusuz kalıyor herkes ‘acaba görevden alınır mıyım’ diye. Siz bu ülkenin bürokratlarını, üstüne yöneticilerini uykusuz bırakıyorsunuz. Gece 01:00'de 02:00'de yatıp, sabah 07:00'de kalkıp işe gidiyorlar. Verimleri düşüyor. Yapmayın bunu. Gündüz saatlerinin bir problemi mi var?
AĞBAL 130 MİLYAR DOLARI SORDUĞU İÇİN Mİ GÖREVDEN ALINDI: Merkez Bankası’nın 130 milyar dolarını bunlar çarçur etti. Hatta bir rivayet vardır ki; bu ayrılan Merkez Bankası Başkanımız, gece görevden alınan, demiş ki; ‘Şuna bir bakın ne oldu’ diye. Devlet geleneğinden gelen, devletin sahip olduğu her şeyin aslında millete ait olduğunu bilen değerli bürokratlarımızda bu kaygı vardır hep. Bu 130 milyar dolar yok, ama nereye gitmiş diye. Ve bununla ilgili yapılan bir çalışma neticesinde de bu kararın alınması ile ilgili bir rivayet var. Doğru, yanlış bilmeyiz. Ama doğruysa da ben şaşırmam. Kimse çünkü, bu rezervlerin ne zaman, nasıl hangi yöntemle, hangi kurdan satıldığını bilmiyor.
DAKİKA BİR GOL BİR: Bal bal demekle ağız tatlanmaz. Reform reform demekle de bu ülkede işler düzelmez. Uygulamaya bakmamız lazım. Hükümet çıktı 1 Mart’ta apar topar bir insan hakları paketi açıkladı. Sonradan öğrendik ki bu bir Avrupa Birliği projesiymiş, AB’den de fon alıyorlarmış bu iş için, 1 Mart da son kullanma tarihiymiş onun için apar topar 1 Mart’ta bunu açıkladılar. Arkasından bir ekonomik reform paketi açıkladılar. Şimdi bu açıklamalardan sonra ne oldu? Acaba dedi insanlar, akılları başlarına geliyor mu? Fakat geçtiğimiz haftaya bakalım, şu Cuma akşamı alınan kararlara, gecenin bir yarısı açıklanan kararlara bakalım. Dakika bir gol bir. Hem insan hakları alanında hem de ekonomi reformunda ihlaller art arda gelmeye başladı. Reform meform bir anda hepsi buharlaştı. İnsan haklarıymış, özgürlüklermiş ayaklar altında çiğnemeye başladılar yine. Bari araya biraz zaman koysaydınız. Şunları açıkladınız birkaç ay gitseydi. Bari açıkladığınız paketlerin hevesini bir alsaydınız.
HDP'Lİ GERGERLİOĞLU KARARI:İnsan hakları paketi açıklandıktan hemen sonra, Meclis’in insan hakları komisyonunun bir üyesinin milletvekilliği düşürüldü. Üstelik bu milletvekili nerede bir insan hakkı ihlali olsa tek başına çabalayan, koşturan bir insan. 1994’ten bu yana ilk defa Meclis’te bir milletvekilinin apar topar gözaltına alındığını gördük. Meclis binasının içinde yaşandı bu. Daha önce bir başka milletvekili ile ilgili yine benzer adımlar atılmıştı. Enis Berberoğlu biliyorsunuz, Anayasa Mahkemesi bir dedi olmadı da ikinci dediğinde 15’te 15 oy ile ‘Kesinlikle bu olmaz. Bunun itibarı, milletvekilliği iade edilmelidir’ diye karar aldı. Ondan sonra ayaklarını sürüye sürüye o milletvekilini tekrar Meclis’e aldılar. Şimdi aynı durum tekrar yaşanıyor. Hukukta emsal diye bir kavram vardır. Ve dikkat edin bu yaşananlar özellikle bu son gözaltı nasıl yaşandı? Küçük ortak bir şeyler söyledi ve hemen sabahında aynen uygulandı ve seneler sonra bu ülkeye yakışmayacak görüntüleri ülkemizde izledik.
HABERE YORUM KAT