Akşener, "Gördük ki iktidarın bir pandemi senaryosu bile yokmuş, ülkeyi de krizi yönetemez olmuş. Bu durumun son örneğine cuma akşamı hep beraber şahit olduk. İçişleri Bakanlığı 31 ile sokağa çıkma yasağını 22.00'de duyurdu. Belediyelerin durumdan haberi olmadı. Bilim Kurulu'nun bile haberi olmadı" dedi. 

Devlete daha önce uyarılarda bulunduuklarını belirten Akşener, "Devlet bu zamanlarda lazımdır, geçmişte böyle olmuştur. Bundan 60 gün önce sahra hastaneleri ilgili çalışmalara başlayın dedik. Açıklanan ekonomik paket yetmez genişletin dedik. Devlet millet böyle zamanda milleten para istemez dedik. Derhal zorunlu karantina ilan edin, kendi OHAL'ini ilan etmekle olmaz" dedik" diye konuştu. 

Akşener, sokağa çıkma yasağının 2 saat kala verilmesini de şöyle eleştirdi:

ERDOĞAN'INCANI İSTEDİ DİYE

"Gördük ki iktidarın bir pandemi senaryosu bile yokmuş, ülkeyi de krizi yönetemez olmuş. Bu durumun son örneğine cuma akşamı hep beraber şahit olduk. İçişleri Bakanlığı 31 ile sokağa çıkma yasağını 22.00'de duyurdu. Belediyelerin durumdan haberi olmadı. Bilim Kurulu'nun bile haberi olmadı. Sayın Erdoğan'ın canı sokağa çıkma yasağı istedi ve ilan edildi.  Dönüp milleti azarlamaya hakkınız yok. Vatandaşa stok yapma deyip iki saat kala sokağa çıkma yasağı ilan ederseniz onlar da sokağa çıkar."  

SOYLU'YA ELEŞTİRİ

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun sözlerine de tepki gösteren Akşener,  şöyle devam etti:

"O akşam bu ülkenin İçişleri Bakanı çıktı dedi ki; 1,5-2 saatlik süreçte bazı kısıtlı bölgelerde bir yığılma oldu. Doğrudur ben bunu öngörmedim. Kısıtlı bölgelerde bu sınırlı birikmenin büyük bir problem oluşturacağını düşünmüyorum. Hal böyle olunca böyle becereksiz plansız sokağa çıkma yasağı ilan edilince ne oldu? Vatandaşlarımız panikle sokağa döküldü. Haftalardır büyük bir özveriyle evde kalan milletimiz panikle sokağa çıktı"

MİLLETİ AZARLAYAMAZSINIZ

Burada iktidara sesleniyorum televizyonlara çıkardğınız adamlarınız üzerinden milleti azarlamaya hakkınız yok. Haftalık ihtiyacını, pazarını yapan vatandaşımıza bu tür eziyetler çektirip panik yaptıramazsınız. Size güvenip erzak stoğu yapmayan bir babaya böyle davaranamazsınız. Devleti babasının çiftliği, ülkeyi şahsının tapulu malı zanneden bir anlayışla beceriksizliklerini milletimize fatura edemezsiniz."

"MİLLETİNİN YANINDA OL"

Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da şöyle seslendi:

"Uyarılarımızı dikkate alıp, zamanında uygulayarak süreci daha az kayıpla atlatabilmek hala mümkün. Sen bu ülkenin cumhurbaşkanısın. Siyasetinin merkezine kendini ve yakın çevreni değil milletini koymak zorundasın. Siyasal iletişim kampanyalarını bırak bu zor günde milletinin yanında ol. Devlet aklıyla, Bilim Kurulu’nun önerileri çerçevesinde hazırlanacak ve devlet ciddiyetiyle uygulanacak bir programla, ülke genelinde 15 günlük zorunlu karantina ilan edin. Buna paralel olarak, ekonomik destek paketini, salgından birincil derecede etkilenip zora düşen vatandaşlarımıza direkt nakit yardımı da içerecek şekilde, milli gelirimizin en az %7’si seviyesine genişletin. Karantina süresi içinde, yoğun bir tarama kampanyası başlatıp, Covid-19 vakalarını daha geniş ölçekte belirleyip haritalandırın. Tanı konulan hastaların yakınlarını da takibe alın."

BİLİM KURULU'NA ÇAĞRI

Bilim kurulu üyelerine seslenen Akşener, "Sizler bilim insanlarısınız. Meslek etiğiniz size her zaman doğrunun peşinden gitmeyi, her şartta doğruyu söylemeyi şart koşar. Sakın ola mesleki itibarınızı, siyasilerin bireysel hesaplarına kurban etmeyin. Siz Türkiye’nin saygın bilim insanları olarak, ülkemizin içinde bulunduğu bu zor zamanda çok önemli bir görev üstleniyorsunuz. Ya sonuna kadar doğruları söyleyip, iktidarı doğru yola sokun, ya da onurunuzla o kuruldan ayrılın. Bu, sizi bulunduğunuz yere getiren bu topraklara, bu millete olan borcunuzdur" diye konuştu. 

Kaynak: